18. Ceza Dairesi 2015/41518 E. , 2017/12107 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, kişilerin huzur ve sükununu bozma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1- Sanık hakkında hakaret suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, temyiz isteğinin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
2- Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan kurulan hükme ilişkin temyize gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
Sanığa yükletilen kişilerin huzur ve sükununu bozma eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
TCK"nın 53/1-(b) maddesinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesinin, infaz evresinde resen gözetilebileceği,
Anlaşılmış ve ileri sürülen temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi başkaca hukuka aykırılığa rastlanmamıştır.
Ancak,
Sanığın, katılana yönelik farklı zamanlarda ve birden çok kez gerçekleştirdiği, mesaj gönderme şeklindeki suça konu eylemlerinin, TCK"nın 123. maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun “ısrar” öğesini oluşturması karşısında, zincirleme suç hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunmadığı düşünülmeden, aynı Kanunun 43/1. maddesinin tatbiki ve sonuç cezanında yanlış belirlenmesi,
Kanuna aykırı ve sanık sanık ...’in temyiz iddiaları yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye aykırı olarak, “TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanmasına” ilişkin kısmın karardan çıkarılması ve uygulamaya göre de sonuç hapis cezasının “2 ay 15 gün”e indirilmesi biçiminde HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 31/10/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.