Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/20490 Esas 2008/16324 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/20490
Karar No: 2008/16324
Karar Tarihi: 23.10.2008

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/20490 Esas 2008/16324 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2007/20490 E.  ,  2008/16324 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara 8. İş Mahkemesi
    TARİHİ : 14/06/2007
    NUMARASI : 2006/604-2007/392

    Davacı,  01.11.1996 tarihinden itibaren yaşlılık sigortasından aylık almaya hak kazandığının tespitiyle, daha önce bağlanmış olan aylıklarının Mayıs 2006 tarihinden itibaren aynen ödenmesine   karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin  kısmen  kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    Davacı, 01.11.1996 tarihinden itibaren yaşlılık sigortasından aylık almaya hak kazandığının tesbiti ile daha önce bağlanmış olan aylıklarının Mayıs 2006 tarihinden itibaren aynen ödenmesini istemiştir.
    Dosya içerisinde mevcut 12.03.2007 tarihli bilirkişi raporunda, davacının 31.08.2005 tarihinden sonra yurtdışında çalıştığı veya hastalık/işsizlik yardımı aldığına ilişkin bir tespit olmadığı anlaşıldığından, davacının kesilen yaşlılık aylığının bu tarihi takip eden aybaşı olan 01.09.2005 tarihi itibariyle bağlanması gerektiği belirtilmiştir. 
    Hakimin son oturumda tutanağa yazdırıp tefhim ettiği karar, esas karar olup, sonradan yazılan gerekçeli kararın bu karara aykırı olmaması gerekir. Oysa, zaptın 14.06.2007 günlü oturumunda tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli kararın aykırı olduğu zaptın ve kararın incelenmesinden açıkça anlaşılmaktadır. Gerçekten, kısa kararda, davanın bilirkişi raporu doğrultusunda kısmen kabul kısmen reddine karar verilmesine rağmen, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında, davacının Almanya’da ki çalışmalarının sona ermesi ve malullük aylığı bağlanması sonucu 506 sayılı Yasa’ya göre 01.11.1996 tarihinden itibaren yaşlılık sigortasından aylık almaya hak kazandığının tespiti ile daha önce bağlanmış olan aylıklarının Mayıs 2006 tarihinden itibaren aynen ödenmesi gerektiğinin tesbitine karar verilmiştir. Bu durumda, konuyla ilgili 10.04.1992 günlü ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca bu aykırılığın giderilmesi suretiyle gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gereği açıktır. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı biçimde  karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı Kurumun diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 23.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.