23. Hukuk Dairesi 2012/6059 E. , 2013/411 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Davacının açmış olduğu iflasın ertelenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde müdahiller ... Kiralama A.Ş. vekili, ...A.Ş. vekili, ... A.Ş. vekili ve ... A.Ş. vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili şirketin 1992 yılında limited şirket olarak kurulduğunu ve 2008 yılında tür değiştirerek anonim şirkete dönüştüğünü, ulaşım yapıları, alt yapılar, bunlara ilişkin mühendislik, proje, taahhüt ve finansman işleri ile uğraştığını, sermayesinin 10.000.000,-TL olduğunu, 2008 yılında başlayan ekonomik krizin şirketi olumsuz etkilediğini, iş yaptığı belediyelerden tahsilat yapılamadığını, faiz giderinin oluştuğunu, hammadde maliyetinin % 41 civarında arttığını fakat bunun hakedişlere yansıtılamadığını ve özvarlığın (-) 3.147.025,58 TL olduğunu, iş tecrübelerinin bulunduğunu, makine parkına sahip olduklarını, ... şantiyelerinde asfalt dökmeye devam edeceklerini, taşıma işini bizzat yaparak maliyetin düşürüleceğini, seçim nedeniyle 2011 yılında yatırımların artmasından yararlanacaklarını, tasarrufa gidileceğini, yeni alınacak işlerle gelirin artacağını ve bu suretle borca batıklıktan kurtulacaklarını ileri sürerek iflasın bir yıl süreyle ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, iddia, müdahil beyanları, bilirkişi ve kayyım raporlarına göre, davacı şirketin sermayesini bilirkişi heyetinin öngörüsüne uygun olarak arttırdığı ve arttırılan miktarı nakit olarak ödediği, önceki dönemde zarar ederken kâr etmeye başladığı, ülke ve dünya ekonomisindeki gözle görülür iyileşmeyi arkasına alan davacı şirketin kârlılığını daha da arttıracağının açık olduğu, bu durumda davacı şirketin iyileşme umudunun bulunduğu, faaliyetlerin kayyım tarafından izlendiği, iyileşmenin bir tahminden ibaret olduğu ve yanılma payının bulunabileceği, yanılma halinde kayyım heyeti raporu çerçevesinde erteleme kararının geri alınması ve iflasa karar verme imkânının bulunduğu, iyileşme ihtimalinin mevcut olduğu sürece iflasın ertelenmesine karar verilmesi gerektiği, bankaların alacaklarının ipotekle temin edildiği, her zaman alacaklarına kavuşma imkânların bulunduğu ve iflasın ertelenmesini istememelerinin de doğal olduğu, davacı şirketin diğer borçlularının iflasın ertelenmesi halinde şirketin iyileşeceğine ve borçların ödeneceğine inandıkları gerekçesi ile iflasın ertelenmesine karar verilmiştir.
Kararı, müdahiller .. AŞ. vekili, ...AŞ. vekili, .... AŞ. vekili ve ... AŞ. vekili temyiz etmiştir.
Yeni tarihli 6100 sayılı HMK’nun 266 ncı maddesine göre hakimin genel ve mesleki bilgileri ile çözümleyemeyeceği hususlarda bilirkişinin oy ve görüşüne başvurması gerekir. Ne var ki, hakim bilirkişi raporunun sonuç bölümüyle bağlı olmayıp, raporun tamamını denetlemek ve bilirkişinin eksik bıraktığı hususları belirleyip, gerekirse kendi bilgi ve tecrübesiyle gidermek durumundadır. Alınan raporlarda şirketin kâr ve zarar durumunun netleştirilemediği, hedeflerin tutturulamadığı, arttırılan sermayenin borçlar nedeniyle eridiği ve bundan bir fayda sağlanamadığı, maliyet zararının bulunduğu, 2009 ila 2011 yılları arasında kâr-zarar dengesinin istikrarlı hale de gelemediği, inşaat işlerinin de kâr ya da zararla sonuçlanacağının belli olmadığı vurgulanmıştır.
Bütün bu açıklamalardan yola çıkılarak iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı sayılamayacağı ve iflasın ertelenmesinden beklenen faydanın sağlanamayacağı net biçimde anlaşılmışken, erteleme kararı verilmesinde isabet görülmemiş ve hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle müdahiller vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harçların istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 25.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.