23. Hukuk Dairesi 2012/5990 E. , 2013/409 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Davacının açmış olduğu iflasın ertelenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile müdahiller ... AŞ. vekili, ... vekili, .... Şti. ile ... A.Ş. vekili ve ... A.Ş. vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkillerinin deniz taşımacığı işi ile iştigal ettiğini, 2009 yılında, bir önceki yıla göre deniz taşımacılığı sektöründe ortaya çıkan ciddi daralma nedeniyle başvurulan banka kredilerinin geri dönüşlerinin de sağlanamadığını, verilecek tedbirlerle faaliyete devam edilmesi ve sermayelerin arttırılması suretiyle borca batıklıktan kurtulabileceklerini ileri sürerek, iflasın bir yıl süreyle ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, iddia, müdahil beyanları, kayyım ve bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamına göre, her iki şirketin sermaye arttırımı kararı alarak arttırılan tutarları fazlasıyla yatırdıkları, ... A.Ş.’nce işletilen ... isimli geminin 27.10.2009 tarihinden beri ... limanında bağlı durumda olduğu, bakımı ve tamiri için gerekli finansmanın sağlanamaması nedeniyle bu şekilde durduğu, davacı vekilinin beyanına göre tamirat tamamlanmak üzere olduğu ve çalışmaya başlayacağı, bu şirketin diğer gemisi ...in faaliyetini sürdürdüğü, şirketin yargılama sürecinde kâr ederek fon yarattığı ve borca batıklığını azalttığı, finansal kiralama suretiyle zilyed bulunulan ...gemisine ilişkin sözleşmenin feshedilmediği, üretim sektörünün tedirginliğinin ve durgunluğunun ortadan kalkması nedeniyle, taşıma sektörünün canlandığı, davacının sıvı taşıması alanında rakipsiz olduğu, geminin tamirat ve bakımının bitmek üzere olduğu;
... A.Ş."nin de kar ederek fon yarattığı, sermayesinin arttırdığı ve bunun önemli kısmının kısa sürede ödendiği, denizcilik sektörünün tehlikeli olduğu ve çalışmanın yürek gerektirdiği ve iflas kararı verilirken bu hususların göz önünde tutulmasının gerektiği, girişimcinin desteklenmesinin ülkenin yararına olduğu ve bu haliyle koşulların oluştuğu gerekçesiyle her iki şirketin de iflasının bir yıl süreyle ertelenmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili ile müdahiller...AŞ. vekili, ... vekili, ... ve Tic. ... AŞ. vekili ve ...... Kiralama AŞ. vekili temyiz etmiştir.
1-İflasın ertelenmesini isteyen kooperatif ve sermaye şirketlerinin borca batık durumda bulunması (bir diğer ifade ile varlıklarının rayiç değerlerinin borçlarını karşılayamaması), fevkalade mühletten yararlanmamış olması ve sunacakları iyileştirme projesi kapsamında mali durumlarının ıslahının imkân dâhilinde görülmesi gerekir (İİK.m.179). Gerek borca batıklığın ve gerek iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığının tesbiti özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden bu değerlendirmelerin yapılması için bilirkişi görüşüne başvurulmalıdır (HMK.m.266). Hâkim de bu raporla o konudaki özel ve teknik bilgi ihtiyacını giderebilmeli ve raporun hukuka uygunluğunu denetlemelidir. Projenin ciddi ve inandırıcılığı öncelikle ve özellikle sermaye ve/veya kârlılığın ne şekilde arttırılacağı ve borca batıklıktan kurtulmanın ne şekilde sağlanacağı somut, belgelere dayalı ve gerçekçi bilgi ve öngörülerden yola çıkılarak tesbit edilmeli, diğer proje unsurları için de bilimsel veriler değerlendirilmelidir.
Mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişi kurulunun konusunda uzman olmadığı anlaşılmaktadır. Zira davacı iki şirketin toplam üç gemisinden ikisi hakkında önce seferden men kararı verildiği, sonrasında da bunlardan birinin tamir aşamasında olduğu dosyaya yansımış olmasına rağmen, gemiler ve kayıtları üzerinde hiçbir fiziki ve hukuki inceleme yapılmamıştır.
Öte yandan finansal kiralama konusu edilen malların mülkiyetinin ancak finansal kiralama borçlarının tamamen ödenmesi halinde kiracıya devredileceği ilkesi karşısında, kira bedelinin belli bir kısmının ödenmiş olduğundan bahisle ... A.Ş.’nce finansal kiralama yolu ile kullanılan geminin mülkiyeti geçmişcesine, rayiç bedelinin de bu oranda aktifte gösterilmesi yasaya açıkça aykırıdır.
Diğer taraftan bilirkişilerin görevi mevcut projelerin ciddi ve inandırıcı olup olmadığı üzerinde görüş bildirmekten ibaret olup, davacıları yönlendirme görevleri bulunmamaktadır. Bilirkişiler sermayenin arttırılması gerektiğine değinmiş, artıştan sonra yeniden artış gerektiği kaydıyla ertelemede fayda olacağını mütalaa etmişlerdir. Bu durum, görev sınırlarının aşılması niteliğinde olup, ilave arttırma önerisi de, içinde projenin yeterli olmadığı görüşünü yansıtmaktadır.
Bu durumda mahkemece davacı şirketin borca batıklık durumunun tereddüde yer bırakmayacak biçimde belirlenmesi ve projenin ciddi ve inandırıcı olup olmadığı ve süreç içindeki uygulamaların projede gösterilen iyileştirme unsurlarına uygun bulunup bulunmadığı hususunda dosya üzerinde, içinde deniz ticareti konusunda deneyimli ve uzman bir veya birkaç bilirkişinin de bulunduğu bir heyete tevdii ile somut verilere dayalı, teknik, denetime elverişli ve detaylı bir inceleme yaptırılarak alınacak rapor çerçevesinde varılarak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve hatalı değerlendirmelerle yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
2-Bozma nedenine göre davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle müdahiller vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) no"lu bentte açıklanan nedenlerle, bozma nedenine göre davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harçların istek halinde ilgililere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 25.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.