Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/492 Esas 2017/2771 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/492
Karar No: 2017/2771
Karar Tarihi: 03.04.2017

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/492 Esas 2017/2771 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2017/492 E.  ,  2017/2771 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı Kurum vekili ile davalılar ..., ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Dava, 07.05.2009 tarihinde geçirdiği iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine yapılan kurum ödemelerinin davalılardan tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davalılardan ..., ... A.Ş."ne karşı açılan davanın reddine, ..., ..., ..., ..."a karşı açılan davanın kabulü ile kurum alacağının müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verildiği, davalı ..."nın yargılama esnasında 16.04.2013 tarihinde vefat ettiği, ... mirascılarının ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/310 Esas, 2013/399 Karar sayılı, 19.06.2013 tarihli kararı ile mirası red ettikleri anlaşılmaktadır.
    Yargılama süresince tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip bulunmaları gereği usul hukukunun temel ilkelerindendir ve dava şartıdır (HMK m.114/1-d). Yargılama sırasında taraflardan birinin ölmesi halinde, ölen tarafın ehliyeti sona ereceğinden, ölen kişinin veya kural olarak vekilinin davaya devam etmesi mümkün olmayıp, sadece bu kişinin mirasçıları tarafından (dava konusunun ölenin malvarlığına ilişkin olması ve dava sonunda verilecek hükmün olumlu veya olumsuz bir şekilde mirasçıların haklarını etkilemesi durumunda) davaya devam edilebilir. Bu halde, ölen tarafın mirasını reddetmeyen mirasçılarının, davayı mecburî dava arkadaşı olarak hep birlikte takip etmeleri gerekir.
    Yargılama sırasında vefat eden tarafların mirasçılarının mirası reddetmeleri halinde konunun miras hukuku hükümleri çerçevesinde çözümlenmesi gerekir. TMK’nın 612. maddesinde en yakın yasal mirasçıların, mirasın tamamını reddetmesi halinde reddedilen mirasın iflas hükümlerine göre tasfiye edileceği hükme bağlanmıştır. Buna göre tasfiyenin de sulh hukuk mahkemesince yapılması gerekeceğinden mahkemece mahallin sulh hakimine durum bildirilmeli, mirasın iflas kurallarına göre tasfiyesi sağlanmalı, atanacak temsilci ile davaya devam olunmalıdır.
    Yukarıda yer alan açıklamalar gereğince; ölü kişi hakkında hüküm kurulamayacağından vefat eden ... mirasçıları davaya dahil edilmeli, mirasçıların mirası red ettikleri hususu gözetilerek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
    Mahkemece, belirtilen maddi ve hukuki ilkeler uyarınca araştırma yapılarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı Kurum ile davalılar ..., ... ve ... vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ..., ... ve ..."a iadesine, 03.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.