Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/23408 Esas 2008/16267 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/23408
Karar No: 2008/16267
Karar Tarihi: 21.10.2008

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/23408 Esas 2008/16267 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2007/23408 E.  ,  2008/16267 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Cihanbeyli İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 06/04/2007
    NUMARASI : 2005/27-2007/13

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki davalılar (Alacaklı) ve (Borçlu) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin  kabulüne karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi  tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.             
    Uyuşmazlık, İ.İ.K"nun 96. ve onu izleyen maddelerine dayalı 3.Kişinin istihkak davasına ilişkindir.
    Davaya konu mahcuzun haczedildiği iş yerinin mülkiyetinin davacı 3.Kişiye ait iken, Borçlu M.Ç.’ye kiralandığı ve haciz tarihinde borçlunun tasarrufunda bulunduğu dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Ancak haciz edilen benzin pompasının kira sözleşmesi ile birlikte davacı yanca kiracıya teslim edildiğine dair taraflar arasında düzenlenen 28.04.2000 başlangıç tarihli kira sözleşmesinde bir açıklık yoktur. Benzin pompasının niteliği gereği, gayrı menkulden tahrip veya tağyir edilmeden ayrılması mümkün bulunduğundan taşınmazın mütemmim cüzü değil teferruatı olarak kabul edilmelidir. Bu duruma göre de mahcuzun mülkiyetinin kime ait olduğunun davacı yanca açıkça ortaya konması gerekir. Benzin pompalarının alım satım işlemlerinin ticari işletmeye bağlı bir unsur olmaları nedeniyle faturaya bağlanması gerektiği söz götürmez. Davacı yanca dava konusu mahcuza ilişkin fatura sunulmamıştır. Haciz borçlu huzurunda yapılmış olup İİK’nun 97.maddesi gereğince mülkiyet karinesi borçlu lehine olup karinenin aksi davacı yanca iddia ve ispatlanmamıştır.
    Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgulara aykırı biçimde ve özellikle davanın reddi gerekirken, yanlış değerlendirme sonucu kabule karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    O halde davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, 21.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.