Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/2184
Karar No: 2020/2382

Kasten öldürme - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2020/2184 Esas 2020/2382 Karar Sayılı İlamı

1. Ceza Dairesi         2020/2184 E.  ,  2020/2382 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
    SUÇ : Kasten öldürme
    HÜKÜM : Ankara Batı 3. Ağır Ceza Mahkemesinin Sanık ... hakkında; TCK"nin 81/1, 62/1, 53/1, 63. maddeleri gereğince 25 yıl hapis cezasına,
    S.S.Çocuk ... hakkında; TCK"nin 81/1, 31/3, 62/1, 63. maddeleri gereğince 12 yıl 6 ay hapis cezasına ilişkin mahkumiyet hükümlerine yönelik istinaf taleplerinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesince esastan reddi,


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ... hakkında maktul ...’i kasten öldürme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesince verilen esastan ret kararının, sanık müdafii ve suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine yapılan incelemede;
    1-) Suça sürüklenen çocuk ...’ın maktul ...’i kasten öldürme suçundan mahkumiyetine yönelik yapılan incelemede;
    Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 30.04.2019 gün ve 2018/3064 E. – 2019/1044 K. sayılı kararında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, suça sürüklenen çocuk müdafiinin, suçun sübutuna ve eksik incelemeye yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak 5271 sayılı CMK"nin 302/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
    2-) Sanık ...’ın maktul ...’i kasten öldürme suçundan mahkumiyetine yönelik yapılan incelemede;
    Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; sanık ... ile maktul ...’in olay öncesinde Kızılcahamam Belediyesine ait iş makinasının maktulün ikametinin önünde çalışma yapmaması nedeniyle tartıştıkları, tartışma sonrasında maktul ile sanığın barıştığı, aralarında öldürmeyi gerektirecek bir husumet bulunmadığının anlaşıldığı, olay öncesinde öğle saatlerinde birlikte iskambil oynadıkları, kasten öldürme olayı gerçekleştikten sonra suça konu tüfeğin sanığın ikametinin arka tarafında gömülü vaziyette bulunduğu, suça sürüklenen çocuğun aşamalarda değişen ve atfı cürüm niteliğindeki ifadeleri dışında bir delil bulunmadığı, kararda anılan nedenlerin sanığın maktulün öldürülmesi olayına iştirak ettiğine dair kesin kanaate varmaya yeterli olmadığı, bu nedenle sanığın atılı suçtan CMK’nin 223/2-e maddesi uyarınca beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş olup, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmekle, hükmün tebliğnamedeki düşünceye kısmen aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sebebi gözetilerek sanık ...’ın bu suçtan TAHLİYESİNE, başka suçtan tutuklu ya da hükümlü değil ise derhal salıverilmesi için Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına, bozmaya konu kararın niteliği de gözetilerek aynı Kanunun 304/2. maddesi uyarınca dosyanın takdiren Ankara Batı 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 19/10/2020 gününde suça sürüklenen çocuk yönünden oy birliğiyle, sanık ... yönünden Üye Hakimler ... ve ...’in sanık hakkında kurulan hükmün esastan reddine yönünde karşı oyları ve oy çokluğu ile karar verildi.

    KARŞI OY;

    Temyiz mahkemesi sözlülük, yüzyüzelik ve doğrudan doğruyalık ilkelerini uygulayarak geçmişte olan bir olayın nasıl meydana geldiğini ortaya koyan olay hakiminin tespitleriyle bağlı olup, sadece olaya hukuk normunun doğru uygulanıp uygulanmadığını denetlemek durumundadır. Yargıtay 3. derece yargılama makamı olarak yapacağı incelemede, yerel mahkeme ve istinaf mahkemelerinin vicdani kanaatlerine göre vardıkları olay belirlenmesine dokunmamalıdır. Bu nedenle, delillerin mahkeme tarafından yanlış değerlendirildiği ve sonuç olarak olayın oluş biçiminin yanlış tespit edildiği gibi hususları temyiz mahkemesi denetlemesi dışındadır. Bu kuralın istisnası, olay mahkemesinin tespitlerinin belirsiz, eksik, çelişkili, mantık ve deneyim kurallarıyla çatışma halidir.
    Sayın çoğunluk, sanık ..."ın beraatine hükmederken olay mahkemesinin kabul ettiği olayın belirsiz, eksik, çelişkili olduğu veya mantık ve deneyim kurallarıyla çatıştığına yönelik bir düşünce ve anlatıma dayanmamıştır. Taraflar arasında öldürmeyi gerektirecek husumet olmaması, suça sürüklenen çocuğun çelişkili ve atf-ı cürüm niteliğindeki beyanı dışında başka delil bulunmadığı nedenine dayanılmıştır.
    Öncelikle suça sürüklenen çocuk, henüz hiçbir tesir altına girmeden, cezaevine girerken jandarma görevlilerine, sanık ..."ın suça iştirak ettiğini söylemiş ve buna ilişkin tutanak tutulmuştur. Bundan sonra tüm aşamalarda suça sürüklenen çocuk özü itibariyle, sanık ..."ın suça iştirak ettiğine dair beyanında ısrar etmiştir.
    Taraflar arasında husumet olup olmadığı, çoğu zaman öldürme suçlarının belirlenmesinde en zayıf neden olarak karşımıza çıkmaktadır. Kaldı ki suça iştirak edenlerden her biri için yine çoğu zaman şerikin, maktulle husumeti bulunmamaktadır.
    Sayın çoğunluğunsuça sürüklenen çocuğun, sanık ... hakkındaki beyanlarını suç atma olarak değerlendirilmesine katılmakta mümkün değildir. Suç atma "ben yapmadım, o yaptı." şeklinde ortaya çıkmaktadır. Halbuki olayımızda suça sürüklenen çocuk ilk baştan itibaren tüm ifadelerinde olayı sanık ..."la birlikte yaptıklarını söyleyerek suçu üstlenmektedir. Aslında sanık ..."ı olayın dışında tutarak maddi olarak onun desteğini istemek suça sürüklenen çocuğun da yararınadır. Bununla birlikte aşağıda belirtileceği üzere suça sürüklenen çocuğun eylemi sanık Orhanla birlikte işlediğine dair beyanı maddi delillerle ile de desteklenerek tespit edilmiştir.
    Dosya kapsamına göre, sanık ... ile suça sürüklenen çocuk ... arasında hiçbir husumet bulunmadığı, olay günü ve öncesinde kavga veya tartışma olmadığı, ona suç atması için neden bulunmadığı, suça sürüklenen çocuğun sanık ..."ın yanında 500-600 aylıkla çalıştığı ve onunla aynı evde kaldıkları anlaşılmaktadır.
    Olaydan hemen sonra, geceleyin sanık ..."ın evinin hemen yanına çukur açılarak iki tüfeğin gömüldüğü, tüfeklerden birinin sanık ..."a ait olduğu sabit olduğu halde, sanık ..."ın bunu kabul etmediği anlaşılmıştır.
    Sanık ..."ın duruşmadaki anlatımına göre, çukur açılıp tüfeklerin gömüldüğü yerin sanık ..."ın olay günü gecesi yattığı yatak odasına 2 metre mesafede bulunduğu, evin çevresinin boş ve vaktin gece olduğu gözetildiğinde, sanık ..."ın çukur açılırken ses duymaması mümkün değildir.
    Gömülen tüfeklerden birinin sanık ..."a ait olduğu gözetildiğinde, onun istek ve rızası dışında bu tüfeğin suça sürüklenen çocuk tarafından kendiliğinden gömülmesi hayatın olağan akışına uygun görülmemektedir.
    Sanık ..."ın uzaktan akrabası ve yakın komşusu olan tanık ... beyanında; olay günü sabah saat 5"te uyanıp pencereden baktığında, hemen evlerinin yakınındaki sanık ..."ın evinin yanında, yeni eşilmiş yerin üzerinde suça sürüklenen çocuğun ateş yakarken, sanık ..."ın onun yanında dikilmekte olduğunu söylemiştir. Tarafsız tanığın bu beyanı da sanık ... tarafından kabul edilmemiştir.
    Bu itibarla; suça sürüklenen çocuğun aşamalarda, aralarında önceye dayalı kavga ve husumet bulunmayan sanık ..."ın suça katıldığına dair özü değişmeyen ısrarlı beyanları, olayda kullanılan tüfek ile sanık ..."ın tüfeğinin olay gecesi sanık ..."ın yattığı odanın hemen 2 metre mesafesindeki yere çukur kazılarak gömülmek suretiyle saklanması, ilk derece mahkemesiyle istinaf mahkemesinin, sözlülük, yüzyüzelik ve doğrudan doğruyalık ilkelerini uygulayarak kabul ettiği olay eksik, çelişkili, mantık ve deneyim kurallarına aykırı belirlendiğine dair herhangi bir tespit bulunmaması karşısında sanık ..."ın beraati yönündeki sayın çoğunluğun görüşüne katılmamaktayız.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi