11. Hukuk Dairesi 2016/10601 E. , 2016/8213 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 31/05/2016 tarih ve 2015/784-2016/478 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili tarafından davalı şirketin dava dışı bankada bulunan hesabına 12.08.2014 tarihinde 375.000,00 TL yatırıldığını, davalı şirketten noter ihtarnamesi ile bu bedelin istenmesine rağmen paranın iade edilmediğini ileri sürerek, davalının hesabına yatırılan 375.000 TL"nin 30.000 TL"sinin 12.08.2014 tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı ile müvekkili arasında herhangi bir ticari ilişkinin olmadığını, davacının müvekkil şirkete bağlı ... A.Ş"de müdür olarak çalıştığını ve bu şirketi dolandırdığını, davacının müvekkili şirkete borç vermesinin hayatın ve ticaretin olağan akışına aykırı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bir davaya asliye ticaret mahkemesinin bakmakla görevli olabilmesi için görülecek dava veya işin; ya her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davası olması, ya da TTK"da düzenlenen bir konudan doğan hukuk davası olması,veyahut TTK 4/1. maddenin (b), (c), (d), (e), (f) bentlerinde sayılan konulardan doğan hukuk davası olması, yahut da diğer özel kanunlardan doğan hukuk davası olması gerektiği, davalının TTK"nın 16/2. maddesi gereğince tacir sayılmasının mümkün olmadığı, tacir olmayan veya tacir sayılması mümkün olmayan gerçek ya da tüzel kişinin ticari işletmesinin olamayacağı, davanın TTK"da düzenlenmiş bir dava ve iş de olmadığı, TTK"nın 4/1-b-c-d-e-f maddelerinde sayılan dava ve işlerden de olmadığı, özel kanunlarda sayılan asliye ticaret mahkemelerinin bakacağı dava ve işler arasında da bulunmadığı gerekçesi ile dava dilekçesinin görev yönünden reddine, talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi"ne gönderilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, davacı tarafından havale edilen paranın yanlış kişiye ödenmesinden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir.
Havale, 6098 sayılı TBK"nın 555 ile 560. maddelerinde düzenlemiştir. Havale, havale edenin, kendi hesabına, para, kıymetli evrak ya da diğer bir misli eşyayı havale alıcısına vermek üzere havale ödeyicisini; bunları kendi adına kabul etmek üzere havale alıcısını yetkili kıldığı bir hukuki işlemdir. Havaleden doğan bir uyuşmazlığın ticari bir dava sayılabilmesi için, havale işlemine katılan kişilerden (havale eden, havale ödeyicisi, havale alıcısı) sadece birinin ticari işletmesiyle ilgili olması yeterlidir. (TTK. m 4). Bu durum karşısında, havale alıcısının ticari işletmesiyle ilgili bulunduğundan, somut olayda havaleden doğan uyuşmazlık, ticari davaya konu olur ve Ticaret Mahkemesi"nde görülür. Tüm bu nedenlerle, davanın esasına girilerek karar verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 18/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.