21. Hukuk Dairesi 2007/20972 E. , 2008/16193 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Mersin 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 28/06/2007
NUMARASI : 2005/1053-2007/364
Davacı, askerlik borçlanmasının geçerli olduğunun ve yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitiyle, aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, kararın dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine.
2-Dava, davacının 20.4.1982-22.3.1985 tarihleri arasındaki sigortalığının, yaptığı askerlik borçlanmasının geçerli oluğunun ve yaşlılık aylığına hak kazandığının tesbiti istemine ilişkindir.
Mahkemece davacının 20.4.1982-22.3.1985 tarihleri arasındaki döneme ilişkin prim borcu bulunmadığının, askerlik borçlanmasının geçerli olduğunun tesbiti ve davacı tarafından Kuruma PTT yolu ile gönderilen tahsis dilekçesinin Kuruma ulaştığı tarihten itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tesbitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının 22.7.1978-.22.4.1981, 30.11.1987- 30.11.2000, 1.7.1994-30.11.2000 tarihleri arasında vergi, 15.12.1973-6.9.2005 tarihleri arasında oda, 31.12.1984 ve devamı şeklinde sicil kaydının bulunduğu 17.6.1998 tarihli bildirge üzerine 20.4.1982 tarihinde 1479 sayılı Yasa"ya tabi sigortalı olarak kayıt ve tescil edildiği 2005 yılındaki askerlik borçlanması sırasında kayıtları güncellendiğinde 20.4.1982- 22.3.1985 tarihleri arasında vergi kaydının bulunmadığının anlaşılması üzerine davalı kurumca bu dönemdeki sigortalılığının iptal edilerek tescil tarihinin oda kaydı esas alınarak 22.3.1985 tarihine çekildiği 23.8.1998 tarihinde toplu olarak, 1999ve 2000 yılarında da prim ödemeleri bulunduğu, davalı kuruma tahsis dilekçesi verdiğine ilişkin bilgi ve belge olmadığı anlaşılmaktadır.
1.4.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasa"nın 24. maddesinde zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için esnaf sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşu kaydı aranırken 4.5.1979 tarihinde yürürlüğe giren 2229 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasa"nın 24. maddesinin öngördüğü meslek kuruluşlarına kayıtlı olma koşulu kaldırılmış sadece yasanın temel ilkesi olan kendi ad ve hesabına çalışma koşulu getirilmiş, 20.4.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasa"nın 24. maddesi değiştirilecek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olması şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için meslek kuruluşuna kayıtlı olma yeterli görülmüş, 22.3.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için vergi kaydı veya esnaf sicil kaydı veya oda kaydının bulunması yeterli görülmüş, 2.8.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olma şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için esnaf sicil kaydı ve oda kaydının bir arada bulunması yeterli görülmüştür.
Davacı 20.4.1982-22.3.1985 tarihleri arasında vergi kaydı bulunmadığından sigortalılık şartlarını taşımıyor ise de ihtilaf konusu olan dönemde primler ödenmiş davalı kurumca da uzun süre kullanılarak davacıya sigortalılık konusunda umut verilmiş ise, sonradan sigortalılığın iptal edilmesi sosyal güvenlik ilkeleri M.K"nun 2. maddesinde ifadesini bulan objektif iyi niyet kuralları ile bağdaşmayacaktır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının yaptığı prim ödemelerinin bu dönemin primlerini karşılayıp karşılamadığı anlaşılamadığından öncelikle yapılacak iş; davacıdan tahsil edilen primlerin ihtilaf konusu olan dönemi kapsayıp kapsamadığını, davalı Kurumca uzunca süre kullanılıp kullanılmadığını belirleyip davacının 20.4.1982-22.3.1985 tarihleri arasında sigortalı olup olmadığını ve çıkacak sonuca göre 1479 sayılı Yasa"ya tabi sigortalılık süresini ayrıca 2829 sayılı Yasa"ya göre toplam hizmet süresini tesbit etmek toplam hizmet süresine göre tam ve kısmi yaşlılık aylığı koşullarını tartışmak davacının kurum kayıtlarına intikal eden tahsis talep dilekçesi bulunup bulunmadığını, davacnının prim borcu olup olmadığını araştırmak tüm deliller birarada değerlendirilerek bir karar vermektir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 20.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.