16. Hukuk Dairesi 2015/19612 E. , 2016/3117 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu...Köyü çalışma alanında bulunan 128 ada 4 parsel sayılı 75.035,42 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, malikinin bilinemediğinden söz edilerek davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazın fen bilirkişisinin ek raporunda belirtildiği şekilde 61300 metrekare yüzölçümündeki bölümünün tapu kaydının iptali ile davacı ... adına, kalan bölümün ise davalı Hazine adına tapuya tesciline, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacının dayandığı tapu kaydının dava konusu taşınmazın fen bilirkişi raporunda gösterilen 61.300,00 metrekarelik bölümünü kapsadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Davacının dayandığı 15.07.1981 tarih 10 sayılı tapu kaydı 1952 tarihli tescil ilamıyla oluşmuş ve yüzölçümü 61300 metrekare olup, sınırları; doğusu ..., batısı tarla yolu ve müteakiben .... kuzeyi ... güneyi...olarak gösterilmiştir. Mahkemece dayanak tapu kaydının uygulaması yapılırken sadece bu kaydın sınırlarından yararlanılmak suretiyle sonuca gidilmeye çalışılmış ve neticede yine bu doğrultuda hazırlanan fen bilirkişi raporuna itibar edilerek hüküm kurulmuş olup, uygulama sırasında komşu taşınmazlar ile dayanağı olan kayıtlardan istifade edilmesi gerektiği hususu göz ardı edilmiştir. Nitekim çekişmeli taşınmazın kuzeyinde ve... Köyü çalışma alanında yer alan komşu 231 ada 9 parsel sayılı taşınmaz, kadastro sırasında kamu malı mera olarak sınırlandırılmış olup, bu taşınmaz hakkında kadastro tespitinden önce...ve..."ın dayanağı olan ve 1951 tarihli tescil ilamıyla oluşan tapu kaydının iptali için Hazine tarafından açılan dava sonucunda; öncesinin mera olduğu, ilamda Hazinenin taraf olmadığı, bu nedenle Hazineyi bağlayıcı yönü bulunmadığı, meralar üzerinde sürdürülen zilyetliğe değer verilemeyeceği ve taşınmazın ...Köyüne ait 1937/258 sayılı mera kaydının kapsamında kaldığı gerekçesiyle adı geçen şahıslara ait tapu kaydının iptal edildiği anlaşılmıştır. Buradaki dayanak tapu kaydı da ...Köyüne ait olup oluşumuna esas tescil ilamı ve haritası bulunarak dosyaya konulmamıştır. Öte yandan; her ne kadar çekişmeli taşınmazın kadastro çalışması sırasında yer aldığı Kıllar Köyünde ...Tevzi Komisyonunca çalışma yapılmadığı bildirilmişse de çevre taşınmazların dayanağı olan belgelerde bu çalışmaların, ...Köyü itibariyle yapıldığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için davacı dayanağı tapu kaydının oluşumuna esas tescil ilamı ve haritası ile ...Tevzi Komisyonunca yapılan çalışma sonucu elde edilen tüm kayıt ve belgeler ...Köyü itibariyle araştırılıp dosya içerisine getirtilmeli, dayanak tapu kaydının oluşumuna esas tescil ilamında Hazinenin taraf olup olmadığı saptanmalı, Hazinenin taraf olmadığı belirlendiğinde ilamın Hazine yönünden bağlayıcı olmayacağı gözetilmeli, bu anlamda davacı dayanağı tapu kaydının taşınmazı kapsayıp kapsamadığı, kapsıyorsa değer verilip verilemeyeceği, kapsamda değilse Kadastro Kanunu"nun 14. maddesindeki koşulların davacı yararına gerçekleşip gerçekleşmediği tartışılmalı, ayrıca ...Tevzi Komisyonunca yapılan çalışmalar sırasında taşınmaz hakkında ne tür bir işlem yapıldığı belirlenmeli, kuzey ve doğu sınırındaki kesinleşmiş mera parselleri göz önünde bulundurularak taşınmazın öncesinin mera olup olmadığı (bu hususta araştırma yapılırken öncelikle mera tahsis kararının bulunup bulunmadığı sorulmalı, varsa karar ve haritası yerine uygulanmak suretiyle kapsamı belirlenmeli, tahsis kararı yoksa kadim mera olup olmadığının tespiti bakımından komşu köylerden seçilecek yerel bilirkişiler ile tarafların aynı yönde göstereceği tanıklardan bilgi alınmalı ve üç kişilik ziraat mühendisi bilirkişiden de taşınmazın niteliği ile komşu mera parselleri ile olan benzerlik ya da farklılıklarına ilişkin ayrıntılı rapor alınmalı) ve kuzey komşu 231 ada 9 parsel sayılı taşınmaz hakkında yukarıda açıklanan ilamdaki 1937/258 sayılı mera kaydının bu taşınmazı da kapsayıp kapsamadığı yöntemince araştırılarak sonucuna göre karar verilmelidir. Belirtilen hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden ..."a iadesine, 22.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.
.