23. Hukuk Dairesi 2012/5460 E. , 2013/371 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, elatmanın önlenmesi ve tazminat davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı-karşı davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı-karşı davacı vekili Av. ... ile davacı-karşı davalı vekili Av. ..."ün gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkilleri ile davalı arasında 29.07.2009 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşmeye göre 24 ayda yapılacak olan dairelerden 4 adedinin davacılara verilmesinin kararlaştırıldığını, dairelerin eşit m²’de olup olmayacağına ilişkin bir hükmün sözleşmede bulunmadığını, davalının hazırladığı projeye göre davalı adına isabet eden dairelerin davacılara isabet eden dairelerden daha büyük olduğunun anlaşılması üzerine keşide edilen ihtara rağmen düzeltme yapılmadığını, davacılara ait arsa üzerinde bulunan iki katlı eski binanın sözleşme sonrasında davalı yüklenici tarafından yıkıldığını ileri sürerek, taraflar arasındaki sözleşmenin feshine, davalının taşınmaza vaki müdahalesinin men’ine, yıkılan binanın imal edilerek teslimine, olmadığı takdirde 20.000,00 TL’nın tahsiline, evin yıkılması nedeniyle kira gelirinden mahrum kalan davacılardan Sevim için 10.000,00 TL kira tazminatının tahsiline, olay nedeniyle üzüntü duyan Sevim yararına 5.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslahla kira tazminatını 15.000,00 TL’na, manevi tazminatı 10.000,00 TL’na çıkartmış, diğer davacıların her birisi yararına ise, yıkılan ev bedeli olarak 3.750,00 TL, kira tazminatı olarak 8.435,00 TL ve manevi tazminat olarak 3.000,00 TL’nın tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, sözleşmede daire metre karelerinin eşit olacağına dair bir hükmün bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiş, karşı dava ile ise; sözleşmenin yapılması sonrasında arsanın inşaata hazır hale getirilmesi ve projeler nedeniyle harcamalar yaptığını, bu iş nedeniyle fırsatları kaçırdığını, olay nedeniyle de manen üzüntü duyduğunu ileri sürerek, 101.000,00 TL’nın tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki sözleşmede davalıya verilecek dairelerin büyük imal edileceğine dair bir hüküm bulunmadığı, davalının hazırladığı projeye göre davalıya verilecek daire metre
karelerinin büyük olduğu, bu durumun iyiniyetli olmadığı, davacılar ihtarına rağmen davalının bu durumu düzeltmeye yanaşmadığı, bu nedenlerle de davacıların sözleşmenin feshini istemekte haklı oldukları, kusurun tamamen davalı yüklenicide olduğu, kusurlu olan davalı karşı davacının davacılardan herhangi bir istemde bulunamayacağı, davacı tarafın en başta dava konusu etmedikleri davacı ... dışındakiler yararına kira tazminatı ve manevi tazminatı ıslahla talep edemeyecekleri, manevi tazminatın bu davada talep edilemeyeceği, davacıların sözleşmenin feshinden önce yıkılan eski evin bedelini talep edebilecekleri, davacılardan Sevim’in ise bu ev nedeniyle kira tazminatı isteyebileceği gerekçeleriyle, taraflar arasındaki sözleşmenin feshine, harç tamamlanmadığından men’i müdahele isteminin işlemden kaldırılması sonrasında bu isteme yönelik davanın açılmamış sayılmasına, yıkılan evin bedeli olarak toplam 20.000,00 TL’nın yükleniciden tahsiline, 15.000,00 TL kira tazminatının yükleniciden tahsili ile davacılardan ...e verilmesine, ... dışındaki davacıların kira tazminatı ve manevi tazminata ilişkin istemleri hakkında; dava konusu edilmeyen bu istemlerin ıslahla istenemeyecek olması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat istemlerinin reddine, karşı davanın ise; tümden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı-karşı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı-karşı davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı-karşı davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenden alınmasına, 990,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya ödenmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.