13. Ceza Dairesi 2020/1214 E. , 2020/6628 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, trafik güvenliğin tehlikeye sokma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik; sanık ve müdafii ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Dairemizin 14.05.2019 tarih ve 2019/1768-8106 E.-K. sayılı bozma ilamında; sanığın tekerrüre esas alınan Keskin Asliye Ceza Mahkemesi"nin 15.04.2009 tarih, 2007/86 Esas ve 2009/96 Karar sayılı ilamındaki mahkumiyetinin 5237 sayılı TCK"nın 141. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçuna ilişkin olduğu ve anılan suçun hükümden sonra uzlaşma kapsamına alınması sebebiyle uzlaştırma işlemlerinin yerine getirilmesinden sonra sonucuna göre sanık hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerektiğinin belirtildiği, bozma sonrası yapılan yargılama sonucunda da Mahkemesinden alınan cevapta; uzlaşmanın sağlanamadığı bildirildiğinden, anılan ilamın tekerrüre esas alınması gerektiği halde sanık hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müdafii ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasına “Sanığın Keskin Asliye Ceza Mahkemesi"nin 24.01.2013 tarihinde kesinleşen ve 15.04.2009 tarih, 2007/86-2009/96 E.-K. sayılı ilamında yer alan 1 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına ilişkin hükümlülüğü nedeni ile mükerrir olduğu anlaşıldığından, hakkında hırsızlık suçu nedeniyle hükmedilen hapis cezasının TCK"nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına,” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık ... hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan kurulan hükme yönelik; sanık ve müdafii ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz istemlerinin incelenmesinde;
1-5271 sayılı CMK"nın 230, 223. maddeleri gereğince kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçe ile hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması ve bu şekilde cezanın şahsileştirilmesi gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan Anayasa"nın 141/3 ve 5271 sayılı CMK"nın 34, 230, 232, ve 289/1-g (1412 sayılı CMUK"un 308/7) maddelerine aykırı davranılarak hükmün gerekçesiz bırakılması,
2-Dairemizin 14.05.2019 tarih ve 2019/1768-8106 E.-K. sayılı bozma ilamında; 5237 sayılı TCK"nın 61. maddesinde belirlenen esaslara göre somut olayın açıkça irdelenerek temel cezanın saptanması ve alt sınırdan uzaklaşma gerekçesinin gösterilmesi gerektiği de ayrıca bozma sebebi yapıldığı halde, bozma sonrası yapılan yargılama sonucunda temel cezanın alt sınırdan uzaklaşma gerekçesi gösterilmeden tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müdafii ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA,
III-Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik; sanık müdafiinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Bozma öncesi verilen 21.04.2015 tarihli kararda sanık hakkında erteli hapis cezası verildiği, hükmün sadece sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi sebebiyle erteleme hükümlerinin uygulanması bakımından sanığın kazanılmış hakkının oluştuğu gözetilmeksizin, bozma sonrası hükmedilen hapis cezasının ertelenmemesi suretiyle 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 326/son (5271 sayılı CMK"nın 307/son) maddesine aykırı hareket edilmesi,
2-(1) numaralı bozma sebebi uyarınca erteleme hükümleri yönünden kazanılmış hakkı oluşan sanık hakkında, Dairemizin 14.05.2019 tarih ve 2019/1768-8106 E.-K. sayılı bozma ilamında hükmün açıklanmasının geri bırakılması şartlarının oluşup oluşmadığının CMK"nın 231/6-c bendi de gözetilerek değerlendirilmesi gerektiği belirtildiği halde, bu konuda herhangi bir açıklama yapılmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 30.06.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.