19. Hukuk Dairesi 2014/2205 E. , 2014/5771 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 03/07/2013
NUMARASI : 2012/497-2013/289
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete 06/03/2011 tarihinde banko ve dolap, 04/04/2011 tarihinde de 21 adet cep telefonu ve 20.000-TL değerinde cep telefonu aksesuarı sattığını, davalının bu malların bedelini ödememesi nedeniyle davalı aleyhine Ankara 6. İcra Müdürlüğü" nün 2012/405 sayılı dosyasından icra takibi yaptıklarını, itiraz üzerine takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına ve davalı aleyhine %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında işyeri satış sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme uyarınca müvekkilinin davacıya 75.000-TL ve 113.000-TL bedelli iki adet çek verdiğini, çek bedellerinin de ödendiğini, davacının sözleşme uyarınca 21/02/2011 tarihinde teslim etmesi gereken yazar kasa ve smile tezgah ve kiosku teslim etmediğini, telefon aksesuarlarını da kısmen teslim ettiğini, davacı şirket tarafından teslimi yapılan mallara ilişkin olarak 4 adet fatura kesildiğini, diğer mallar teslim edilmediği için 27/01/2012 tarihli ihtarnameyle teslim edilen 4 adet fatura bedeli olan 39.312,02-TL ile işyeri devir bedeli toplamı olan 96.816,02-TL" nin çekle yapılan 113.000-TL"lik ödemeden düşülmesi ile fazladan ödenmiş olan 16.187,98-TL"nin ve 75.000-TL"lik çekin iadesinin istendiğini, ancak davacı tarafça iade edilmediğini, müvekkilinin fazladan 91.187,98-TL ödemesi olduğundan, borçlu değil alacaklı olduğunu belirterek, davanın reddine ve davacı aleyhine %40 tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, takibe konu 4 adet faturadaki malların davalıya teslim edildiğinin ve taraflar arasındaki işyeri devir sözleşmesi uyarınca iki adet çekin davalı tarafından davacıya verilip ödendiğinin tartışmasız olduğu, ancak davalı tarafın işyeri devri sözleşmesine göre teslim edilmeyen mallar olduğunu, bu nedenle çeklerle fazladan ödeme yapmış olduğunu beyan ettiği, davacının ise tüm malların devredildiğini, davaya konu faturadaki malların sonraki tarihte yapılan alım-satım ilişkisiyle ilgili olduğunu ileri sürdüğü, ancak davacının sözleşmedeki tüm malların teslim edildiğine dair herhangi bir belge ibraz edemediği, bu durumda sözleşmedeki teslim edilmeyen malların bedeline ilişkin ödemenin davalıya iadesi gerektiği, ancak sözleşmeyle ilgisi olmayan ve takibin konusunu oluşturan 4 adet faturanın bedeli olan 39.312,02-TL"nin 113.000-TL"lik çekin ödemesinden düşülmesi halinde dahi davalının davacıdan alacaklı olduğu, 4 adet fatura bedelinin takipten ve davadan önce ödenmiş olduğu gerekçeleriyle, davanın ve davalının tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İtirazın iptali davaları, icra takibine sıkı sıkıya bağlı davalardandır. Davaya konu icra takibinde 4 adet faturaya dayanılmıştır. Dolayısıyla; davanın takip ve dava konusu yapılan bu faturalardaki alacakla sınırlı olarak uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekmektedir. Dava konusu faturaların davalı defterlerinde kayıtlı olduğu toplanan delillerle sabittir. Her ne kadar davalı taraflar arasında işyeri satış sözleşmesi yapıldığını ve bu sözleşmeye dayalı edimlerini yerine getirdiğinden davacıya borcu olmadığını savunmuş ise de, davacı, dava konusu faturalardaki alacağın savunmada belirtilen sözleşme ile ilgisi olmayıp anılan sözleşme tarihinden sonraki mal satışından kaynaklandığını, nitekim dava konusu faturaların da sözleşme tarihinden sonra düzenlenmiş olduğunu iddia etmiş ve temyizinde de bu hususların mahkemece gözetilmemiş olmasının bozmayı gerektirdiğini belirtmiştir.
Takip ve davaya konu edilen faturaların taraflar arasında akdedildiği bildirilen işyeri satış sözleşmesinden sonraki tarihlerde düzenlendiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece davacının bu yöndeki iddiaları ve yukarıda belirtilen ilke üzerinde durulup yeterince araştırma ve inceleme yapıldıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek, varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, hükmün BOZULMASINA,peşin harcın istek halinde iadesine, 25.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.