Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/333 Esas 2017/2680 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/333
Karar No: 2017/2680
Karar Tarihi: 28.03.2017

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/333 Esas 2017/2680 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2017/333 E.  ,  2017/2680 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi


    Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz istekğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Dosya kapsamı incelendiğinde, muris ...’e ait 2007/7 dönemli idari para cezası içerikli ödeme emrinin, davacılara 19.08.2015 tarihinde tebliğ edildiği, davacılar tarafından söz konusu ödeme emrinin zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle işbu davanın açıldığı, mahkemece, zamanaşımı sürelerinin dolmadığı ne var ki; cezaların şahsiliği ve kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkeleri nazarında murise ait idari cezadan mirasçıların sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmış ise de, söz konusu hüküm yanılgılı değerlendirmeye dayalıdır.
    Kural olarak, bir kimsenin ölümü ile mal varlığının bir bütün olarak mirasçılarına geçmesini ifade eden külli halefiyet gereğince, miras bırakanın kişisel özelliklerinin ağır bastığı, düşünsel ve bedeni özellik ve yetenekleri göz önünde bulundurularak yapılmış, borcun bizzat miras bırakan tarafından yerine getirilmesi gereken kişisel edim borçları dışında, malvarlığından ifa durumunda olunan maddi edim borçları mirasçılara intikal eder. Miras bırakanın borçları, ölümünden önce yaptığı hukuki işlemlerden, işlediği haksız eylemlerden, malvarlığında meydana gelen sebepsiz zenginleşmeden ve ölüm anına kadar oluşan bir takım olgular nedeniyle doğrudan doğruya kanundan doğabilir. Mirasçıların sorumluluğu bakımından borcun kaynağı önem arz etmemektedir ve mirasın kesin olarak kazanılması ile başlayan bu sorumluluk, borcun esası ile sınırlı olmayıp, işlemiş ve işleyecek faizleri de kapsamaktadır.
    Belirtilen açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında, söz konusu idari para cezası borcu muristen intikal etmekle, mahkemenin aksi yöndeki gerekçesi ve buna dayalı kabulü yerinde değildir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin, yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 28.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.