Hırsızlık - Yargıtay 22. Ceza Dairesi 2015/29723 Esas 2016/4394 Karar Sayılı İlamı

22. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/29723
Karar No: 2016/4394
Karar Tarihi: 24.03.2016

Hırsızlık - Yargıtay 22. Ceza Dairesi 2015/29723 Esas 2016/4394 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Yargıtay 22. Ceza Dairesi, çocuk mahkemesinde hırsızlık suçundan mahkumiyet kararı verilen bir dosyayı incelemiş ve kararları bozmuştur. Bozma gerekçeleri şöyledir:
1. Suçun işlendiği tarihte suça sürüklenen çocuğun algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediği konusunda uzman hekimden adli rapor alınmadığı için karar hatalıdır.
2. Suça sürüklenen çocuğun yargılanması sırasında avukatıyla aynı avukatı kullanan diğer çocukların avukatının da savunma yapması, menfaat çatışması oluşturduğu için kanuna aykırıdır.
3. Suçun işlendiği saatin doğru bir şekilde belirlenmediği ve bu nedenle sanık hakkındaki hükümler tartışılmadığı için karar hatalıdır.
4. Suça sürüklenen çocukların ele geçirdikleri eşyanın müştekiye ait olduğunun nasıl tespit edildiği ve kendisine iade edildiği konusunda yeterli bilginin olmaması nedeniyle hüküm hatalıdır.
5. Algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğini tespite yönelik adli raporun suça sürüklenen çocuklara yüklenmesi çocuk haklarına aykırıdır.
Kararda geçen kanun maddeleri: TCK'ın 6/1-e, 143, 168; 5271 sayılı CMK'nın 152; 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi; 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesi.

22. Ceza Dairesi 2015/29723 E. , 2016/4394 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1- Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk ... hakkında, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmiş olup olmadığı hususunda uzman hekimden adli rapor alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Suça sürüklenen çocuk ..."nın, 09/07/2010 tarihli talimatla alınan savunmasında, suça konu metal rafı birlikte çöp topladıkları diğer suça sürüklenen çocuklar ... ve ..."nın çaldıklarını, kendisinin çalmadığını ve onlara gözcülük yapmadığını savunması karşısında, aralarında menfaat çatışması oluşan ... ile aynı müdafii ile temsil edilmeleri suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 152. maddesine aykırı olarak yargılamaya devam olunması ve hüküm kurulması,
3- Olay tutanaklarında suçun 05:30 sıralarında işlendiğinin belirtilmesi, suç yeri ve tarihine göre güneşin 06:45"de doğduğunun anlaşılması karşısında, eylemin işlendiği saatin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespit edilip, TCK"nın 6/1-e ve 143. maddelerinin sanık hakkında uygulanması gerekip gerekmediğinin kararda tartışılmaması,
4- Olay tutanakları ve dosya kapsamındaki beyanlardan, suça sürüklenen çocuklarda ele geçen suça konu metal rafın müştekiye ait olduğunun ne şekilde tesbit edilip kendisine iade edildiğine dair bir bilgiye rastlanmadığından, tutanak tanıklarının duruşmaya çağrılıp tanık sıfatıyla dinlenerek, suça sürüklenen çocukların yakalandıklarında suça konu eşyayı çaldıkları yeri gösterip göstermediklerinin sorularak, haklarında TCK"nın 168. maddesi kapsamında etkin pişmanlık koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, eksik incelemeyle hüküm kurulması,
5- İşlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığını tesbite yönelik harcaması zorunlu
kamu masrafı olan adli rapor ücretinin Çocuk Haklarına Dair Sözleşme"ye açıkça aykırı olarak suça sürüklenen çocuklara yargılama gideri olarak yükletilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, ... müdafii ile suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca sanığın ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının korunmasına,
24/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

...