10. Ceza Dairesi 2020/393 E. , 2021/928 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : SAMSUN Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : 1- Mahkûmiyet: Rize Ağır Ceza Mahkemesinin 17/04/2018 tarih, 2017/159 esas ve 2018/189 sayılı kararı
2- Düzeltilerek istinaf isteminin esastan reddi; Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 07/01/2019 tarih, 2018/2092 esas ve 2019/35 sayılı kararı
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
5271 sayılı CMK"nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile CMK"nın 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak Cumhuriyet savcısı ile sanık ve müdafiinin temyiz isteminin CMK"nın 294/2. maddesi kapsamında ve hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik olarak yapılan incelemede;
1- İddianamede 07.12.2016, 15.12.2016, 25.12.2016 ve 27.12.2016 tarihlerinde sanığın haklarında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yürütülen kişilere uyuşturucu madde sattığının belirtilerek, TCK’nın 188. maddesinin 3. fıkrası ile 4. fıkrasının (a) ve (b) bendi ve aynı Kanunun 43. maddesi gereğince cezalandırılmasının talep edildiği, İlk Derece Mahkemesince sanığın yukarıda belirtilen tüm eylemlerden sorumlu tutulduğu ve iddianamede istenildiği şekilde cezalandırmasına karar verildiği, Bölge Adliye Mahkemesi sanığın sadece 07.12.2016 ve 15.12.2016 tarihli eylemlerden sorumlu tutulması gerektiğini belirtip TCK’nın 43. maddesi gereğince uygulanan “2/5” artırım oranını “1/4”e, adli para cezasını ise “40 gün”e düşürerek sanık hakkındaki hükmün düzeltilerek esastan reddine karar verdiği,
İddianamede ve İlk Derece Mahkemesi hükmünün gerekçesinde sanığın 07.12.2016 tarihindeki iki ayrı eylemden sorumlu tutulduğu, ilk eylemde yani sanığın Ömer ve Özgür isimli kişilere okula 35-40 metre mesafede sentetik kannabinoid sattığının kabul edildiği,
07.12.2016 tarihli ikinci eylem ile diğer eylemlerde ele geçen uyuşturucu maddelerin niteliği ile eylemlerin gerçekleştiği yerler dikkate alındığında, sanık hakkında TCK’nın 188. maddesinin 4. fıkrasının (a) ve (b) bendinin uygulanma koşullarının oluşmadığı,
Bölge Adliye Mahkemesi ilamında ise, sanığın 07.12.2016 tarihindeki iki eylemin hangisinden sorumlu tutulduğunun belirtilmediği dikkate alınarak, belirtilen tarihteki hangi eylemden sorumlu tutulduğunun tespit edilip sonucuna göre, sanık hakkında TCK’nın 188. maddesinin 4. fıkrasının (a) ve (b) bendinin uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2- CMK"nın 280/1-a maddesinde Bölge Adliye Mahkemesinin "İlk derece mahkemesinin kararında usule veya esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığını, delillerde veya işlemlerde herhangi bir eksiklik olmadığını, ispat bakımından değerlendirmenin yerinde olduğunu saptadığında istinaf başvurusunun esastan reddine, 303. maddenin birinci fıkrasının (a), (c), (d), (e), (f), (g) ve (h) bentlerinde yer alan ihlallerin varlığı hâlinde hukuka aykırılığın düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine" karar verebileceği düzenlenmiş olup, bu kapsama girmeyen şekilde bölge adliye mahkemesince sanık hakkında bir kısım eylemlerden beraat kararı verilip zincirleme suç hükümleri uygulanırken daha önce belirlenen artırım oranın azaltılabilmesi için, CMK"nın 280/1-c maddesi uyarınca duruşma açılarak, delil değerlendirilmesi yapıldıktan sonra hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısı ile sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olup, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 07/01/2019 tarih, 2018/2092 esas ve 2019/35 sayılı kararı hukuka aykırı bulunduğundan, 5271 sayılı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, CMK"nın 304 . maddesi uyarınca dosyanın Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine, kararın bir örneğinin Rize Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine, 25/01/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.