MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.12.2011 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkindir.
Davalı .... bayisi olan dava dışı ...."nin bayilik sözleşmesini dava dışı ...."ye temlik ettiğini 29.07.2004 tarihli temlikname ve garanti mektubu sebebiyle de dava dışı ...."nin borçlarına müteselsil kefil olduğunu, dolayısıyla her iki şirkette borçlu konumunda bulunduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/599 Esas 2012/478 Karar sayılı ilamı ve dosyasında, davacı ... yönünden Marmara"daki taşınmazlarına ilişkin olarak yetkisizlik kararı verilerek ve dosya tefrik edilerek açılan davada Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/599 Esas 2012/478 Karar sayılı ilamı ile dava dışı ... yönünden davalı lehine konulan ipoteğin kaldırılmasına dair verilen kararın Yargıtay 14. Hukuk Dairesince onandığı ve 08.10.2013 tarihinde karar düzeltme talebinin de reddedilerek kesinleşmiş olduğu, davacının ...."nin davalıya olan borçları karşılığı verdiği ipoteğin daha önceki tarihli olduğu, sonradan yapılan temlik nedeniyle de temlik alan şirketin borçlarına karşı da kefilliğinin süreceğinin kabul edilemeyeceği, ...."nin borcu nedeniyle davacının temlik eden ...."nin lehine verdiği ipotek nedeniyle sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, 24, 1669, 1670, 1671 ve 1672 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki davalı .... lehine konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre davalı vekilinin 24 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Dava konusu 1669, 1670, 1671 ve 1672 sayılı parsellere ilişkin temyiz itirazlarına gelince; 1669 sayılı parselde 30.09.2002 tarihli 666 yevmiye numaralı, 1670 sayılı parselde 667 yevmiye numaralı, 1671 sayılı parselde 668 yevmiye numaralı ve 1672 sayılı parselde 669 yevmiye numaralı aynı tarihli resmi senetlerde "...."nin ...."den alacağı akaryatık ve madeni yağ alımlarından borcuna karşılık davalı .... lehine" şeklinde ipotek tesis edildiğinin anlaşılmasına rağmen bu hususta yeterli inceleme yapılmadan ve dava dışı ...."nin ipotekten kaynaklanan borcunun bulunup bulunmadığı hususlarında gerekli araştırmalar yapılarak tarafların buna ilişkin delilleri toplanarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.02.2015 tarihinde oybirliği ile karar verilmiştir.