17. Hukuk Dairesi 2014/22015 E. , 2017/3825 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacılar vekili ile davalı ... ve ... vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın, davacıların kızı Esra"nın ayağının üzerinden geçmesiyle oluşan kazada, çocuğun ağır şekilde yaralandığını, sakat kalma riski bulunduğunu, bakıma muhtaç hale geldiğini, kızına bakan davacı annenin kazanç kaybına uğradığını, SGK tarafından karşılanmayan yol- pansuman- ilaç masrafı yapıldığını ve çocuğun manevi zarara uğradığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, toplam 7.000,00 TL. maddi ve 8.000,00 TL. manevi tazminatın, kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... ve ... vekili, davacı çocuğun tedavi masraflarının davalı ... tarafından karşılandığını, velayet görevinde ihmali olan davacıların da kazada kusurlu olduğunu, davacı annenin kaza öncesi hiçbir çalışması olmadığından kazanç kaybından bahsedilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacıların maddi tazminat istemlerinin ispat edilememiş olması nedeniyle reddine; manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 3.000,00 TL"nin kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte sigorta şirketi dışındaki davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, özellikle oluşa ve dosya kapsamına uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi heyeti raporunda belirtilen kusur oranlarının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, denetime elverişli ve gerekçeli bulunan uzman bilirkişi raporundaki maddi tazminata ilişkin değerlendirmelerin benimsenmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı ... ve ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazları ile davacılar vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacılar vekili, dava konusu kaza sonucu, davacı Esra"nın ağır şekilde yaralanması nedeniyle duyduğu elem gerekçesiyle, 8.000,00 TL. manevi tazminat isteminde bulunmuş; mahkemece talebin kısmen kabulüne karar verilerek hükümde belirtilen miktarda manevi tazminata karar verilmiştir.
Borçlar Kanunu"nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı TBK m. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde mahkemece, meydana gelen trafik kazası sonucu davacı Esra"nın yaralanması nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacı Esra"nın 5 yaşında maruz kaldığı kaza sonucu uzun süre tedavi görmüş olması ve ayağı ile bacağında sabit iz kalacak biçimde yaralanmış olması nedeniyle zararın ağırlığı gözönünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen, davacı Esra için hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir miktar daha yüksek manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan miktarda manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiştir.
3-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT"nin 10. ve 12. maddeleri gereği, davada kendisini vekille temsil ettiren davacılar yararına, 1.500,00 TL. maktu vekalet ücretine hükmolunması gerekirken, kabul edilen manevi tazminat için eksik vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... ve ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazları ile davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA aşağıda dökümü yazılı 204,93 TL onama harcının temyiz eden davalılar ... ile ..."dan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 06/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.