18. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/18930 Karar No: 2014/9861 Karar Tarihi: 03.06.2014
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2013/18930 Esas 2014/9861 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava dilekçesinde, davacı tarafından müvekkilinin nüfus kaydında kardeşi görünen kişinin gerçekte babasının Selim olduğu halde nüfusta Tayyip göründüğü ileri sürülerek, nüfus kaydındaki Tayyip olan baba adının Selim olarak değiştirilmesi ve böylelikle nüfus kaydının düzeltilmesi istenmiştir. Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir. Ancak, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun görevin belirlenmesi ve niteliği başlıklı 1. maddesi gereğince, mahkemelerin görevinin ancak kanunla düzenleneceği belirlenmiştir ve dava, Türk Medeni Kanunu'nun 291. maddesi uyarınca diğer ilgililer tarafından açılan soybağının reddi istemine ilişkin olduğundan, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 4. maddesinde belirtilen hükümler çerçevesinde aile mahkemesinin görevli olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle, asliye hukuk mahkemesi sıfatıyla yargılamaya devam etmenin yanlış olduğu, davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu kararına varılmıştır. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanmıştır: Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 1. maddesi: Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenir ve göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden bir parça olan hükümlerdir.
Dava dilekçesinde, soybağının reddi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili S.. T.."ün nüfus kaydında kardeşi görünen A.. T.."ün gerçekte babasının Selim olduğu halde nüfusta Tayyip göründüğünü ileri sürerek davalı A.. T.."ün nüfus kaydındaki Tayyip olan baba adının Selim olarak değiştirilmesi ve böylelikle nüfus kaydının düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun Görevin Belirlenmesi ve Niteliği başlıklı 1.maddesinde mahkemelerin görevinin ancak kanunla düzenleneceği ve göreve ilişkin kuralların kamu düzeninden olduğu belirlendiğinden bu husus mahkemelerce yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Aynı yasanın 33. maddesi uyarınca olayları anlatmak taraflara hukuki nitelendirme ise hakime aittir. Dava, Türk Medeni Kanununun 291. maddesi uyarınca diğer ilgililer tarafından açılan soybağının reddi istemine ilişkin olup 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesinde 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere (TMK m.118-395) kaynaklanan bütün davalarda aile mahkemesinin görevli olduğu hükme bağlandığı ve aile mahkemesi kurulmayan yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenen asliye hukuk mahkemelerinde davanın aile mahkemesi sıfatı ile görülüp karara bağlanması gerektiği dikkate alındığında davaya aile mahkemesi sıfatıyla bakılması yerine asliye hukuk mahkemesi olarak yargılamaya devamla işin esasıyla ilgili davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.