Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1429
Karar No: 2021/809
Karar Tarihi: 24.02.2021

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2020/1429 Esas 2021/809 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2020/1429 E.  ,  2021/809 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 02/11/2015 gününde verilen dilekçe ile muvazaa nedeniyle takibin iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın hukuki yarar yokluğundan reddine dair verilen 29/01/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, muvazaa nedeniyle takibin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili, müvekkili ile davalılardan ...’nun evli olup aralarındaki boşanma davasının devam ettiğini, davalıların aralarında anlaşarak muvazaalı bono düzenlendiklerini ve bu bonoya dayalı olarak davalılardan ... tarafından teyzesi olan davalılardan ... aleyhine İzmir 24. İcra Müdürlüğünün 2015/12898 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra takibi kapsamında davalılardan ... adına kayıtlı olan 26 NK 289 plakalı araca haciz konulup yakalama avansı yatırıldığını, davalılardan ...’nun gerçek dışı borç yaratarak aslında müvekkiline ait olduğunu bildiği aracı trafik memurlarınca çektirerek müvekkiline zarar vermeyi amaçladığını, haczedilen aracın müvekkilinin şahsi malı olduğunu belirterek davalılar arasındaki muvazaalı icra takibinin iptalini talep etmiştir.
    Davalılar, borcun gerçek olduğunu, bononun muvazaalı olarak düzenlenmediğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davacının eldeki davayı açmakta henüz hukuki yararı olmadığı, hukuki yararın ancak mal rejimine ilişkin olarak açılan İzmir 14. Aile Mahkemesinin 2014/830 esas sayılı dosyasında davacı lehine karar çıkması halinde mevcut olacağı gerekçesiyle davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir.
    Dava TBK’nın 19. maddesine dayalı muvazaalı takibin iptali istemine ilişkindir.
    Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları zarara uğratılanlar, tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. Çünkü, danışıklı olan bir hukuki işlem haksız eylem niteliğindedir. Muvazaalı muamele (danışıklı işlem) ile hakkın zarar gördüğünün benimsenebilmesi için danışıklı işlemde bulunandan bir alacağın olması ve bu alacağın ödenmesini önlemek amacıyla danışıklı işlemin yapılması gerekir. İşlemin danışıklı olduğu kanıtlanırsa davacı, işleme konu edilen maldan alacağını almak için yararlanabilecektir. Davacının bu davadaki amacı, katılma alacağı davasındaki alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olduğunu ileri sürdüğü işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır. Öte yandan medeni usul hukukunda hukuki yarar, mahkemeden hukuksal korunma istemi ile bir davanın açılabilmesi için davacının bu davayı açmakta (mahkemeden hukuksal korunma istemekte) bir çıkarının bulunmasıdır. Bu çıkarın da karar verilene kadar sürmesi gerekir. TBK’nın 19. maddesine göre dava açılabilmesi için davacının kesinleşmiş bir alacağının varlığı ön koşul değildir. Ancak davacının bu davayı açmakta hukuki yararı olması için davalıdan bir alacağının olması gereklidir.
    Somut olayda; ... tarafından ... aleyhine İzmir 14. Aile Mahkemesinin 2014/830 esas sayılı dosyası ile mal rejimi nedeniyle alacak davası açıldığı, ... tarafından da 05/12/2014 tarihinde karşı dava açıldığı ve 26 NK 289 plakalı araç üzerindeki katılma alacağının talep edildiği, Uyap kayıtlarından da dosyanın halen derdest olduğu anlaşılmaktadır.
    Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacı alacağını edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesi sonunda tespit edilecek alacağına dayandırmıştır. Edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesine ilişkin İzmir 14. Aile Mahkemesinin 2014/830 esas sayılı dosyası halen derdest olup henüz sonuçlanmadığından davacının eldeki davayı açmaktaki hukuki yararının ortadan kalkmadığı anlaşılmaktadır.
    Şu halde mahkemece yapılması gereken; İzmir 14. Aile Mahkemesinin 2014/830 dosyasının kesinleşmesi beklenerek, bu dava sonucunda davacının bir alacağı olduğunun kesinleşmesi halinde TBK’nun 19. maddesi gereğince dava konusu icra takibinin iptalinin gerekip gerekmediğinin mevcut delillere göre değerlendirilmesi ve varılacak sonuca göre bir karar verilmesidir. Aksi durumda yani davacının katkı payı alacağının olmadığının saptanması halinde ise davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir.
    Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın açıklanan nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 24/02/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi