22. Ceza Dairesi Esas No: 2015/14094 Karar No: 2016/7022 Karar Tarihi: 26.04.2016
Hırsızlık - Yargıtay 22. Ceza Dairesi 2015/14094 Esas 2016/7022 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanığın hırsızlık suçundan mahkumiyetine karar verildiği belirtilmektedir. Ancak, sanığın suçu işlediği sırada alkol aldığı ve müşteki tarafından sızdırıldığı belirlendiği için, suçun hırsızlık suçu olduğunun dikkate alınmadığı vurgulanmıştır. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi tarafından yapılan iptal kararının yasal düzenlemelerde değişikliğe sebep olması nedeniyle, sanığın cezasının infazı sırasında kullanacağı haklar ve altsoyu üzerindeki yetkileri konusunda belirtilen düzenlemelerin uygulanması gerektiği vurgulanmıştır. Sonuç olarak, kararın detaylarına göre, suçu hırsızlık olarak kabul etme zorunluluğu bulunmaktadır. Ayrıca, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi hakkındaki bölümler de açıklandığı üzere uygulanmalıdır.
22. Ceza Dairesi 2015/14094 E. , 2016/7022 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Dosya kapsamı itibariyle diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanığın, kendi rızası ile alkol aldıktan sonra sızan müşteki ..."ın sağ pantolonunun cebinde bulunan parayı çekip almak suretiyle eylemi gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında; eyleminin TCK"nın 142/2-b maddesinde düzenlenen hırsızlık suçuna uyduğu gözetilmeden, aynı Yasanın 141/1. maddesinden hüküm kurulması, 2-Anayasa Mahkemesi"nin karar tarihinden sonra 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, 3- Sanığın 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde uygulama yapılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ile o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 26/04/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.