8. Hukuk Dairesi 2017/10929 E. , 2019/938 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil Olmadığı Takdirde Tazminat
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın kısmen kabulüne dair kararın davalılar vekili ve davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 24/01/2017 tarihli ve 2016/13865 Esas, 2017/657 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Davacılar vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
... A R A R
Davacılar vekili, dava dilekçesinde yazılı bulunan dava konusu parsellerin murisleri ... Konuk tarafından davalıların murisi ... Demirel"den 02.11.1970 ve 11.11.1970 tarihli senetlerle haricen satın alındığını, bu tarihten itibaren murisin, ölümünden sonra da mirasçıları olan davacıların taşınmazlara zilyet olduğunu, davalıların murisi ... ... 03.02.1988 tarihinde öldüğünü, kayıt malikinin ölüm tarihinden dava tarihine kadar davaya konu taşınmazların mirasçı davalılar adına intikal görmediğini, parsellerin bulunduğu yerde imar çalışması yapıldığını açıklayarak, dava konusu taşınmazlardaki davalılar adına olan hisselerin iptali ile TMK"nin 713/2 maddesi uyarınca davacılar adına tapuya tesciline, bu talep kabul edilmediği takdirde haricen satım sebebiyle ödenen bedelin güncelleştirilerek davalılardan tahsiline ve bedelin ödenmesine kadar taşınmazlar üzerinde davacılar lehine hapis hakkı tanınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalılar vekili, davacılar tarafından daha önce ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2003/455 Esas sayılı dava dosyasında haricen satın alma ve zilyetliğe dayalı olarak dava açıldığını, her iki davanın taraflarının ve konusunun aynı olduğunu, ayrıca anılan davada taşınmazların tapu kaydı üzerine tedbir konulmuş olduğundan davalıların tapuda intikal yaptırma olanağının ortadan kaldırıldığını, nizasızlık koşulunun gerçekleşmediğini, davacılar lehine kazanma koşullarının oluşmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu 335 ada 1, 252 ada 3 ve 5, 213 ada 9 ve 301 ada 9 parsel sayılı taşınmazlarda yapılan keşif ve bilirkişi raporları ile sabit olduğu üzere zilyetlik durumu ve olağanüstü zamanaşımı koşulları oluşmadığı gerekçesiyle, dava konusu 285 ada 6, 7 parseller, 259 ada 4 parsel, 228 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların davacılar murisince 1970"li yıllarda satın alındığı, davalıların murisi ... ... 1988 yılında öldüğü, TMK"nin 713/2 maddesindeki koşulların bu parseller yönünden davacılar lehine oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, süresi içerisinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dairemizce yapılan incelemede, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulduğu ve “...taraflar tanık deliline dayanmalarına ve tanıkların dinlenmesinden vazgeçtikleri yönünde bir beyanda bulunmamalarına rağmen davacı tanıklarından ... .. ve davalı tanıklarından ... .... dinlenmemiş ve dinlenen tanıkların beyanları usul hükümlerine uygun şekilde dava konusu her bir taşınmazın başında alınmamıştır...” denilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Dairemizin 24.01.2017 tarihli ve 2016/13865 Esas, 2017/657 Karar sayılı bozma ilamına karşı davacılar vekili süresi içerisinde karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Dava; TMK‘nin 713/1 fıkrasındaki kazanmayı sağlayan zilyetlik ve 2. fıkrasında yer alan “...maliki 20 yıl önce ölmüş...” hukuki sebebine dayalı tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir.
1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile tutanaklar münderecatına ve Yargıtay ilamında açıklanan geciktirici sebeplere göre yerinde olmayan ve HUMK’un 440. maddesinde yazılı hallerden hiçbirine uymayan davacılar vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan karar düzeltme isteminin reddine,
2. 24.01.2017 tarihli ve 2016/13865 Esas, 2017/657 Karar sayılı bozma ilamının 3. sayfasında “...taraflar tanık deliline dayanmalarına ve tanıkların dinlenmesinden vazgeçtikleri yönünde bir beyanda bulunmamalarına rağmen davacı tanıklarından ... .. ve davalı tanıklarından ... .... dinlenmemiş ve dinlenen tanıkların beyanları usul hükümlerine uygun şekilde dava konusu her bir taşınmazın başında alınmamıştır...” denilmek suretiyle eksik araştırma ve inceleme gerekçesiyle bozma yapılmışsa da dosya kapsamında yapılan incelemede davalılar vekilinin 21.01.2013 tarihli dilekçesinde ... .... olarak tanınıp bilinen kişinin asıl adının ... Ünal olduğu ve bu tanığın da vefat ettiği belirtilmiştir. Bu durumda bozma ilamının 3. sayfasında geçen “.... davalı tanıklarından ... .....” kısmının kaldırması gerekmiştir.
SONUÇ: Davacılar vekilinin yukarıda (2.) bentle ilgili karar düzeltme talebinin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440/I-4. maddesi gereğince KABULÜNE, Dairemizin 24.01.2017 tarihli ve 2016/13865 esas, 2017/657 karar sayılı bozma ilamından "Ve davalı tanıklarından ... ...." ibaresinin çıkarılmasına, iş bu ibareler çıkarılmış haliyle Mahkeme kararının BOZULMASINA, yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle ise davacılar vekilinin sair karar düzeltme taleplerinin reddine, peşin harcın istek halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 04.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.