İştirak halinde kasten öldürme - iştirak halinde kasten öldürmeye teşebbüs - Hakaret - 6136 sayılı yasaya aykırılık - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2012/2843 Esas 2013/370 Karar Sayılı İlamı

Tebliğname No : 1 - 2011/331446
MAHKEMESİ : Elazığ 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ VE NO : 01/06/2011, 2011/135 (E) ve 2011/164 (K)
SUÇ : İştirak halinde kasten öldürme, iştirak halinde kasten öldürmeye teşebbüs, Hakaret, 6136 sayılı yasaya aykırılık


TÜRK MİLLETİ ADINA

1- Sanıklar hakkında hakaret suçundan doğrudan verilen adli para cezalarına ilişkin
hükümler, CMUK"nun 305.maddesi uyarınca kesin nitelikte olup temyiz kabiliyetleri bulunmadığından, sanıklar müdafiinin bu suçlara yönelen temyiz istemlerinin, CMUK"nun 317.maddesi uyarınca reddine;
2- Temyiz edenlerin sıfatı ve istemlerinin kapsamına göre, sanıklar Mehmet Sait ve Arif hakkında maktul Hayrettin"i kasten öldürme, mağdurlar Mahoş, Mehmet ve Cihan"ı kasten öldürmeye teşebbüs ve 6136 sayılı kanuna aykırılık suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik olarak yapılan temyiz incelemesinde;
Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulunun 20.10.2009 gün ve 2009/1-85/242 ile 08.06.2010 gün ve 2010/1-35/40 sayılı kararlarında açıklandığı üzere; sanıklardan birisinin savunulmasının diğer sanık yönünden savunmada zaafiyet yarattığı durumlarda sanıklar arasında menfaat uyuşmazlığı bulunduğunun kabulü gerektiğinden; sanık Arif"in savunmalarında, suçların kendisi tarafından işlenmediği ile babası sanık Mehmet Sait ile maktul arasında yaşanan tartışma sonrasında silah sesleri duyduğunu, bir süre sonra babası sanık Mehmet Sait"i elinde silah olduğu halde gördüğünü bildirmesi ayrıca sanıklar müdafiinin sanık M. S. yönünden savunmada zaafiyet oluşturacak şekilde meşru savunmaya, sanık Arif yönünden ise sübuta yönelen savunmaları karşısında, aynı olay nedeniyle ve aynı suçlardan yargılanan sanıklar M. S. ve Arif"in aralarında menfaat çatışmasının bulunduğu anlaşıldığı halde; sanıkların başka müdafiiler tarafından savunmalarının sağlanması gerektiği düşünülmeksizin, savunma haklarını kısıtlayacak şekilde aynı müdafii ile temsil ettirilip kamu davasının sonuçlandırılması suretiyle CMK"nun 152. ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu"nun 38. maddelerine aykırı davranılması;
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar müdafiinin temyiz dilekçesi ve duruşmalı incelemede ileri sürdüğü temyiz itirazları ile katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kısmen de re"sen temyiz incelemesine tabi bulunan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA; 22/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.