Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/13612
Karar No: 2016/8103
Karar Tarihi: 13.10.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/13612 Esas 2016/8103 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/13612 E.  ,  2016/8103 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 16/09/2015 tarih ve 2009/547-2015/225 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 11.10.2016 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacıya ait endüstriyel tasarım ve faydalı model belgesi ile koruma altına aldırılmış olan tırnaklı sistemli çelik kapıların davalı tarafından taklit ederek üretildiğini, davalının Türkiye genelinde satış yaparak haksız kazanç elde ettiğini, davalı tarafça yapılan bu haksız ve hukuka aykırı üretim ve ürünlerin 12/11/2009 tarihinde davalının iş yerinde yapılan tespit ile ortaya çıktığını ileri sürerek; davalının müvekkiline ait tescilli ürünün aynısını üretip satmak ve sair yollarla hukuka aykırı tecavüz teşkil eden fiilerinin durdurulmasını ve men"ini, taklit edilerek üretilen ürünlere ve üretimde kullanılan araçlara el konulmasını ve imhasını, 50.000,00 TL maddi tazminatın, 50.000,00 TL manevi tazminatın en yüksek reeskont faizi ile birlikte tahsilini, hükmün ilanını talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacı ürünlerinin yeni olmadığını, davalının kendi adına tescilli faydalı model belgelerine dayalı olarak üretim yaptığını, davanın haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulüyle davacıya ait faydalı modele benzer ürünün davalı tarafça üretim ve satışı nedeniyle tecavüzün durdurulmasına ve önlenmesine, faydalı modele benzer üretilen ürünlere el konulmasına ve imhasına, üretimde kullanılan araçlara el konulması ve imha talebinin reddine, mahkeme kararı kesinleştiğinde ilanına, 43.426,61 TL maddi, 43.500,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiz oranını aşmamak koşuluyla reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Dava, faydalı model belgesine tecavüz teşkil eden fiilerinin durdurulması ve men"i, taklit edilerek üretilen ürünlere ve üretimde kullanılan araçlara el konulması ve imhası, maddi ve manevi tazminatın tahsili ile hükmün ilanı istemlerine ilişkindir. Davacı vekili 551 sayılı KHK"nın 140. maddesinin c bendi kapsamında maddi zararların belirlenmesini istemiş; yargılama sırasında alınan bilirkişi raporları ile davalı vekilince dosyaya sunulan 12 cilt koçan halinde ibraz edilen faturalardaki çelik kapı olarak ifade edilen tutarlar toplanmak suretiyle davalının dava konusu dönemde elde ettiği toplam satış tutarı belirlenerek davalı yanca faydalı modele tecavüz gerçekleşmemiş olsaydı ve davalı o tutarda ürünü satmamamış olsaydı davacının yapabileceği satış oranının davalının satışının %60 ı olabileceği, net satışların %7 sinin lisans bedeli olarak dikkate alınabileceği değerlendirilerek, 551 sayılı KHK"nin 140-c maddesine göre davalının davacıya ait faydalı model hakkına tecavüzü nedeniyle davacıya ödemesi gereken lisans bedelinin 43.426,61 TL olduğu bildirilmiş; mahkemece de bilirkişi raporları nazara alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalının iş yerinde yapılan tespit sonrasında düzenlenen raporda, iş yerinde üretilen çelik kapıların arasında davacıya ait faydalı model belgesinde söz edilen kapılara benzer kapıların da bulunduğu, tescilli ürüne benzer olan 30 ila 40 adet üretimi tamamlanmış çelik kapı ile 40 ila 50 adet daha kapı üretecek miktarda yarı mamul ve çok miktarda kapı üretimine yarayan ham madde olduğu ifade edilmiş; davalı tarafından dosyaya sunulan faturaların bir kısmında ürün cinsi sadece çelik kapı olarak gösterilmişse de bir kısmında da çelik kapı ibarelerinin yanında üretilen modele ilişkin olduğu düşünülen rakamlar gösterilmiştir. Böylece; davalı tarafından yapılan tüm çelik kapı satışlarının davacının faydalı model belgesine tecavüz edip etmediği anlaşılamamaktadır. Bu sebeple davalıya ait kataloglar, satış faturaları ve diğer kayıtlar incelenmek suretiyle davacıya ait faydalı model belgesine tecavüz oluşturan çelik kapıların tespit edilmesi, davacı vekilinin talebi nazara alınarak, emsal lisans sözleşmelerinin araştırılması, böylece içerisinde sektör bilirkişisinin de bulunduğu bilirkişi heyetinden denetlenebilir bir rapor alınmak suretiyle maddi tazminatın tutarının tespiti gerekmektedir.
    Davacının manevi tazminat talebinin de davacıya ait faydalı model belgesine tecavüz oluşturan çelik kapıların belirlenmesine göre değerlendirileceği de gözetilerek, açıklanan hususlarda yapılacak bilirkişi incelemesi sonrasında oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yanılgılı değerlendirme ile hüküm tesisi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle temyiz eden davalı yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte yazılı nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 13/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi