12. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/6627 Karar No: 2020/8389 Karar Tarihi: 08.10.2020
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2020/6627 Esas 2020/8389 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi tarafından verilen kararda, alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte borçlunun düzenli ödemeler yaptığını, takip konusu alacağa ticari faiz uygulandığını, mürekkep faiz talep edildiğini ve yeniden hesaplama yapılması gerektiğini belirterek icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince, şikayetin kısmen kabulü ile takibin kısmen iptaline karar verildiği, borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun reddine karar verildiği belirtiliyor. Kararda, somut olayda, temyiz dilekçesi verilmesine rağmen istinaf talebinin reddedildiği ve istinaf sebeplerinin incelenmediği görülüyor. Bu nedenle, Borçlunun sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığı, dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesine gönderilmesine ve kanun maddelerine göre BOZULMASINA karar verildiği belirtiliyor. Kararda, İİK'nun 364/2. maddesi ve HMK'nun 373/2. maddeleri anlaşılır bir şekilde açıklanmamıştır.
12. Hukuk Dairesi 2020/6627 E. , 2020/8389 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte borçlunun; düzenli ödemeler yaptığını, takip konusu alacağa ticari faiz uyguladığını, mürekkep faiz talep edildiğini, yeniden hesaplama yapılması gerektiğini belirterek icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince, şikayetin kısmen kabulü ile takibin kısmen iptaline karar verildiği, borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355. maddesinde “İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu re"sen gözetir” düzenlemesine yer verilmiş ve 352/1. maddesinde de başvuru şartlarının yerine getirilmemesi ya da başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin hiç gösterilmemesi halinde gerekli kararın verileceği belirtilmiştir. Somut olayda, davanın kısmen kabulü yönündeki ilk derece mahkemesi kararının 20/11/2018 tarihinde davacı/borçlu vekilinin yüzüne karşı verildiği, 30/11/2018 tarihinde reddedilen kısım yönünden bozulması talebiyle temyiz başvuru sebeplerini de içeren temyiz dilekçesi verildiği halde Bölge Adliye Mahkemesince; bu dilekçenin süre tutum dilekçesi olduğu ve sebep bildirilmediği kabul edilerek, gerekçeli kararın tebliğine rağmen borçlu tarafından 10 günlük yasal süre içerisinde istinaf sebeplerini belirtir dilekçe verilmediği gerekçesi ile yalnız kamu düzenine aykırılık durumu ile sınırlı inceleme yapılarak karar verildiği görülmektedir. O halde; Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun 30/11/2018 tarihli istinaf dilekçesinin içeriği gözetilerek, istinaf sebepleri incelenip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istinaf talebinin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesinin 07/07/2020 tarih ve 2020/1141 E.- 2020/1400 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK"nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK"nun 373/2. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre borçlunun sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, HKM"nın 373/2. maddesi gereğince dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 08/10/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.