Davacı, yaşlılık aylığına konulan haczin iptali ile kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı  vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava,  davacının yaşlılık aylığının 1/4"üne haciz uygulanmasına ilişkin Kurum işleminin, 506 sayılı Yasanın 121.maddesince yaşlılık aylığının haczedilemeyeceği nedeniyle  iptali ve kaldırılması istemine ilişkindir.
Mahkemece  istemin kabulüne karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan, 506 sayılı  Yasa"nın 121. maddesinde; Bu kanun gereğince bağlanacak gelir veya aylıklar ve sağlanacak yardımlar, nafaka borçları ve bu Kanunun 80 inci maddesine göre takip ve tahsili gereken alacaklar dışında, haciz veya başkasına devir ve temlik edilemeyeceği,  506 sayılı Yasanın 80. maddesinde ise İşverenin, bir ay içinde çalıştırdığı sigortalıların primlerine esas tutulacak kazançlar toplamı üzerinden bu Kanun gereğince hesaplanacak prim tutarlarını ücretlerinden kesmeye ve kendisine ait prim tutarlarını da bu miktara ekleyerek en geç ertesi ayın sonuna kadar Kuruma ödemeye mecbur olduğu bildirilmiştir.
Dosyadaki  kayıt ve belgelerden,davacı aleyhine davalı Kurumca davacının 1993/5,6,8,9-1994/1,2,3,4,5,6,7,9,10,11-1995/1,2,3,4,5,6,7,9,10,11-1996/1,2,3,4,5,6,7,9,10,11-1997/1,2,3,4,5,6,7,9,10,11-1998/1,2,3,4,5,6,7,9,10,11-1999/1,2,3,4,5,6,7,9,10,11. aylara ait 6.000,00-YTL prim borcu  nedeniyle 2006/331 nolu takip dosyası ile  6183 sayılı Yasa uyarınca davalı kurumca takip yapıldığı, davacının yaşlılık aylığına 2007/Şubat döneminden itibaren 1/4 oranında haciz işlemi ile kesinti yapılacağının davacıya bildirildiği anlaşılmış olup,506 sayılı Yasanın 121. maddesinde, 506 sayılı Yasa"nın 80. maddesine göre takip ve tahsili gereken alacakların  madde kapsamı dışında tutulmuş olması karşısında,davalı Kurumca prim borçları nedeniyle yapılan haciz işleminin doğru olduğunun kabulü gerekir.
Mahkemece davanın reddi yerine kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde,  davalı kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar  bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 06.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.