MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Eziyet
HÜKÜM : Hükümlülük


Gereği görüşülüp düşünüldü:
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen kanıtlara,mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre, katılan vekilinin cezanın asgari hadden verilip takdiri indirim uygulanmasına, sanığın suçu işlemediğine yönelik yerinde görülmeyen sair itirazların reddine, ancak;
1- Sanığa yüklenen suçun kesintisiz suçlardan olması nedeniyle, suç tarihinin hukuki kesintinin gerçekleştiği “11.10.2012” iddianame tarihi olacağı gözetilmeden, gerekçeli karar başlığında “09.09.2012 ” olarak yazılması,
2- Eziyet suçunun niteliği itibariyle kesintisiz suçlardan olması nedeniyle, iddianamenin düzenlenmesi ile hukuki kesinti ve eylemin devamı halinde ise yeni suçun oluşacağı; somut olayda ise Enez Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 11.10.2012 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında 09.09.2012 tarihinde işlenen eziyet suçundan kamu davası açıldıktan sonra sanığın 13.07.2013,13.08.2013 ve 15.08.2013 tarihlerinde işlediği hakaret ve tehdit eylemleri nedeniyle sanık hakkında 03.09.2013 tarihli iddianame ile hakaret ve tehdit suçlarından ayrı bir kamu davası açıldığı, mahkemece iki dosyanın birleştirilip hukuki kesintiden sonra oluşan eylemlerin ayrı bir suç olup olmadığı tartışılmadan sanığın eziyet fiiline devam ettiği gerekçe gösterilerek uygulama yeri bulunmayan TCK.nun 43. maddesi uygulanarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
3- Adli emanetin 2013/37 sırasına kayıtlı bıçak ve nacak diye tabir edilen suç aletlerinin müsaderesi yerine dosyada delil olarak muhafazasına karar verilmesi,
4- Sanığın adli sicil kaydında yer alan ilamının elektrik enerjisi hırsızlığı suçuna ilişkin olması ve 5237 sayılı TCK.nun 142/1-f maddesinde düzenlenen suçun, 05.07.2012 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yasanın 82. maddesi uyarınca yürürlükten kaldırılıp TCK.nun 163/3. maddesinde yeniden düzenlenmesi karşısında, uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak sonucuna göre sanık hakkında TCK.nun 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, katılan vekili ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5230 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.