8. Ceza Dairesi 2016/12304 E. , 2017/13525 K.
"İçtihat Metni" Hakkı olmayan yere tecavüz suçundan sanık ..."nın, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 513/2 ve 522. maddeleri gereğince 20 gün hapis ve 114,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Ayvalık 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 02/06/2009 tarihli ve 2009/151 esas, 2009/247 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde yeniden suç işlemesi sebebiyle hükmün açıklanmasına, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 513/2, 522, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50 ve 52/2. maddeleri uyarınca 400,00 Türk lirası ve 114,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına ilişkin aynı Mahkemenin 11/05/2016 tarihli ve 2016/101 esas, 2016/288 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 23/05/2012 tarihli ve 2012/12146 esas, 2012/15476 sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, 5271 Sayılı Kanun"un 231. maddesinin 8. fıkrasında, hükmün açıklanmasının geri bırakılması halinde, denetim süresi içinde dava zamanaşımının duracağı ve aynı maddenin 11. fıkrasında, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi halinde mahkemece hükmün açıklanacağı düzenlenmiş olup, duran zamanaşımının, denetim süresi içinde işlenen suçtan dolayı verilen hükümlülük kararının kesinleşmesi koşuluyla suçun işlendiği tarihte yeniden işlemeye başlayacağı kabul edilerek yapılan incelemede,
Adı geçen sanık hakkında 16/09/2003 tarihinde işlemiş olduğu anılan suç nedeniyle mahkemesince 02/06/2009 tarihli karar ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve sanığın 5 yıl denetim süresine tabi tutulmasına karar verilmiş olup bu kararın itiraz üzerine 20/08/2009 tarihinde kesinleşmesinden sonra 26/10/2010 tarihinde sanık tarafından yeni suç işlendiği ve bu suça ilişkin Burhaniye Asliye Ceza Mahkemesinin 31/05/2012 tarihli ve 2012/29 esas, 2012/331 sayılı kararı ile kurulan mahkumiyet hükmünün 17/12/2015 tarihinde kesinleştiği, sanığa atılı suçun gerektirdiği cezanın miktar ve nev’i itibariyle tabi olduğu 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 102/4 ve 104/2. maddelerine göre hesaplanan yedi yıl altı aylık dava zamanaşımı süresinin suç tarihi olan 16/09/2003 tarihi ile hükmün açıklandığı 11/05/2016 tarihleri arasında dolduğu anlaşılmakla, düşme kararı verilmesi yerine, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 15/11/2016 gün ve 11014 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhutiyet Başsavcılığının 25/11/2016 gün ve KYB/2016-392252 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Gereği görüşülüp düşünüldü:
CMK.nun 231/8. maddesinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması halinde denetim süresi içerisinde dava zamanaşımının duracağı belirtilmiş olup, incelemeye konu dosyada dava zamanaşımının 20.08.2009 ile 26.10.2010 tarihleri arasında durduğu gözetilerek yapılan incelemede, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7, 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri karşısında; sanığa yüklenen suç için öngörülen cezanın türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde belirlenen 7 yıl 6 aylık dava zamanaşımının suç tarihinden karar tarihine kadar gerçekleştiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı"nın Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ihbarname içeriği bu nedenle yerinde görüldüğünden, Ayvalık 2.Asliye Ceza Mahkemesi"nin 11.05.2016 gün ve 2016/101 esas, 2016/288 sayılı kararının 5271 sayılı CMK.nun 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA, açılan kamu davasının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK.nun 102/4, 104/2 ve CMK.nun 223/8. maddeleri gözetilerek düşürülmesine, hükmedilen cezanın infaz edilmemesine, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 30.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.