17. Hukuk Dairesi 2014/21641 E. , 2017/3718 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; 27/10/2012 tarihinde davalı ..."in sevk ve idaresindeki.... plakalı otomobili ile müvekkili ..."in kullandığı...plakalı otomobile sollama yaparken çarptığını ve meydana gelen trafik kazası sonucunda müvekkili ..."in kullandığı araç içerisinde bulunan oğlu ..."in öldüğünü, kızı ..., oğlu ... ve diğer müvekkil babası ..."in ise yaralandığını belirterek davacı anne ... için ve baba ... için 25.000TL"er TL manevi tazminatın, ... ile ..."in kazada yaralanmaları ve kardeşlerini kaybetmeleri nedeni ile ayrı ayrı 7.500"er TL manevi tazminatın, dede ..."in ise kazada yaralanması ve torununu kaybetmesi nedeni ile 10.000TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."ten alınarak müvekkillerine ödenmesine, ayrıca ... ve ... için oğlunu kaybetmeleri nedeniyle ayrı ayrı 15.000"er TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı ..."ten kaza tarihi olan 27/10/2012 tarihinden itibaren diğer davalı ...Ş."den ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi
ile birlikte müştereken ve müteselsilen ... ile ..."e ayrı ayrı ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş; devacı dede ..."in kendi yaralanmasından dolayı 9.000,00TL, torununu kaybetmesinden dolayı 1.000,00 TL tazminat talep etttiklerini açıklamıştır.Yargılam sırasında davacı vekili, davacı anne va baba için maddi tazminat talebini toplam 61.831,00 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı ...Ş. vekili; ... plakalı aracın müvekkili şirkete 12/09/2012/2013 tarihleri arasında ... numaralı Trafik Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, bu poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalısının kusuru oranında olmak üzere kişi başına azami 225.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, manevi tazminat taleplerinin poliçe kapsamı dışında olduğunu belieterk davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, Davanın kısmen kabulü ile müteveffa çocuk ..." in ölümünden dolayı müteveffanın anne ve babası olan ... ve ... için ayrı ayrı 12.000,00 TL olmak üzere toplamda 24.000,00 TL manevi tazminatın, kardeşleri ... ve ... için ayrı ayrı 3.500,00 TL olmak üzere toplamda 7.000,00 TL manevi tazminatın davalı ..." ten haksız fiil tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline;Dede ..." in kendisinin yaralanmasından dolayı 3.500,00 TL manevi tazminatın davalılardan ..." ten haksız fiil tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacılardan ..." e verilmesine, torunun dan dolayı istemiş olduğu manevi tazminat talebinin ise reddine,fazlaya ilişkin istemlerin reddine,Müteveffa çocuk ..." in ölümünden dolayı davacı baba için 24.340,24 TL, davacı anne için 37.490,78 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılardan ..."e verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... şirketi vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... şirketi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin davalarda, aktüerya alanında uzman bilirkişiden alınacak raporda, davacıların her biri için destekten yoksun kalacakları sürenin, çocuklar için, yüksek öğrenim yapıyorlar ise, öğrenimlerinin sona erdiği tarih, henüz yapmıyorlar ise yaşları, okuldaki eğitim durumları, içinde yaşadıkları sosyal ve ekonomik koşullar değerlendirilerek ayrı ayrı belirlenmesi, raporun düzenlendiği en yakın tarih, bilinen dönem kabul edilerek ölenin bilinen en son gelirine göre davacıların gerçekleşen zararının ve sonraki bilinmeyen dönem için gelirin her yıl % 10 oranında artıp, % 10 oranında iskonto uygulanmak suretiyle hesaplanarak bilinmeyen dönem zararının hesaplanması ve davacıların ve desteğin muhtemel bakiye yaşam süreleri konusunda PMF-1931 tablosunun kullanılması ve davacıların somut koşulları dikkate alınarak denetime elverişli şekilde belirlenmesi gerekir.
Somut Olayda; 23.12.2013 taraihli aktüer raporunda, destek 2003 doğumlu ..."in kaza taraihinde 10 yaşında olup 8 yıl sonra 18 yaşında davacı anne ve babasına destek olmaya başlayacağı belirtilmiş, ancak raporun düzenlendiği tarihe en yakın tarih 2013 yılı bilinen dönem kabul edilerek 2013 yılı asgari ücreti olan 803,68 TL üzerinden bilinen dönemin hesaplanması ve sonraki bilinmeyen dönem için bu gelirin her yıl % 10 oranında artıp, % 10 oranında iskonto uygulanmak suretiyle hesaplanarak bilinmeyen dönem zararının hesaplanması gerekirken, Dairemiz uygulmasına aykırı olarak mursin 8 yıl sonra 18 yaşını ikmal ettiğinde gelirinin 1.566,13 TL olacağı, başka bir deyişle murisin aktif dönem başındaki gelirinin 1.566,13 TL olacağı kabul edilerek hesaplama yapılması ve bu hesaba göre Mahkemece hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Bu nedenlerle Mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda, başka bilirkişiden aktüer hesaplama yöntemine uygun rapor alınarak, denetime elverişli ve tarafların itirazlarını karşılayacak şekilde tazminatın belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hatalı aktüer raporuna göre hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3- Somut olayda Mahkemece maddi tazminat talebin tam kabulüne, manevi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş olup kendini vekille temsil eden davalı ve davacı taraf lehine maddi ve manevi tazminat ayrımı
yapılmaksızın tek vekalet ücretine hükmedilmiştir. Kendini vekil ile temsil ettiren davalı ve davacı taraf lehine, maddi ve manevi tazminat için ayrı ayrı, kabul ve red oranları gözetilerek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken böyle bir ayrım yapılmaksızın hatalı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş ve hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... şirketi vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 ve 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... şirketi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 06.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.