12. Ceza Dairesi 2018/4563 E. , 2018/10219 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Ceza Hakimliği
Karar Tarihi : 13/12/2017
Taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 08/11/2017 tarihli ve 2017/16762 soruşturma, 2017/8486 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin Karşıyaka 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 13/12/2017 tarihli ve 2017/2769 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 160. maddesinde yer alan “Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.” şeklindeki düzenleme karşısında, Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmak zorunda olduğu,
Dosya kapsamına göre, somut olayda müşteki vekilinin şüphelinin kendisine ait inşaatta önlem almaması nedeniyle müştekinin inşaat içerisinde bulunan asansör boşluğuna düşerek yararlanması nedeniyle şikâyetçi olması üzerine, şüpheli ... hakkında kusuru bulunmadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de,
Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 05/09/2013 tarihli ve 2012/19402, esas, 2013/19286 karar sayılı ilâmında da belirtildiği üzere taksirle işlenen suçlardan dolayı kusurluluk değerlendirmesi ancak mahkeme hâkimi tarafından yapılabileceği, kusurun belirlenmesi normatif bir değerlendirmeyle mümkün olmakla birlikte, konunun teknik bilgiyi gerektirmesi, hâkimin hukuk bilgisiyle sorunu çözemeyeceği durumlarda, bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğinde dahi, bilirkişinin inceleme yetkisi kusurlulukla ilgili olmayıp, işin tekniği ve norma aykırı davranışın belirlenmesi ile sınırlı olacağı, bilirkişi raporlarının mahkemeyi bağlayıcı değil, delilleri değerlendirme vasıtalarından biri olduğu, mahkemelerin gerekçelerini açıklamak suretiyle bilirkişi raporlarına itibar edip etmeme hususunda takdir ve değerlendirme hakkına haiz bulunduğu, bilirkişi tarafından münhasıran hâkimin yetkisinde bulunan kusurluluk konusunda herhangi bir değerlendirme yapılmaması gerekmekle birlikte, bu yöndeki bir değerlendirmenin de hâkimi bağlayıcı bir yönünün bulunmadığı, meydana gelen olay nedeniyle şüphelinin kusur durumunun mahkemesince takdir ve değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü, yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 28/05/2018 gün ve 94660652-105-35-4807-2018-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen,Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 04.06.2018 gün ve 2018/47955 sayılı ihbarnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay tarihinde, müşteki Kemal İncesu"nun, gece vakti tuvalet ihtiyacı için girdiği, şüphelinin müteahhidi olduğu bina inşaatı içinde 5-6 metre yürüdükten sonra asansör boşluğuna düşerek nitelikli şekilde yaralandığı ve şikayetçi olduğu olayda; kusur durumunun şüpheye yer bırakmayacak biçimde tespitinin yargılama sürecinde yapılacağı dikkate alınmadan, kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karara yönelik itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesi,
İsabetsiz olup, kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen ihbarnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Karşıyaka 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 13/12/2017 tarihli ve 2017/2769 değişik iş sayılı kararının CMK"nın 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 25.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi