Uyuşturucu madde ticareti yapma veya sağlama - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/6277 Esas 2020/397 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/6277
Karar No: 2020/397
Karar Tarihi: 14.01.2020

Uyuşturucu madde ticareti yapma veya sağlama - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/6277 Esas 2020/397 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma veya sağlama suçundan mahkûm olduğunu belirtti. Ayrıca sanığın daha önceki bir suçundan dolayı tekerrüre düştüğünü ve bu sebeple hükümlerinin infaz aşamasında gözetilmesi gerektiğini ifade etti. Sanığın önceki suçuna dair verilen mahkumiyet kararında ise suçun malvarlığına zarar verme suçu olduğu belirtildi. Bu suçun 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 151/1. maddesi kapsamında değerlendirildiği ve uzlaşma kapsamına alındığı aktarıldı. Ayrıca, TCK'nın 53. maddesi ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi'nin bir kararına atıfta bulunuldu. Kararda geçen kanun maddeleri ise şöyle: TCK'nın 151/1. maddesi (mala zarar verme suçu), TCK'nın 53. maddesi (tekerrür) ve Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253. maddesi (değişiklikler sonrası uzlaşma kapsamına alınan suçlar için yapılan düzenlemeler).

20. Ceza Dairesi 2017/6277 E. , 2020/397 K.

"İçtihat Metni"

Mahkeme : BODRUM Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma veya sağlama
Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Sanığın tekerrüre esas alınan Marmaris 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2011/39 esas, 2011/188 karar sayılı mahkumiyetine konu suçun 5237 sayılı TCK"nın 151/1. maddesinde yazılı mala zarar verme suçu olduğu ve CMK"nın 253. maddesinde 6763 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonrası uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmış olup, tekerrüre esas alınan bu ilam sebebi ile uyarlama yargılaması yapılarak sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların, eleştiri dışında, doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 14/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.