17. Hukuk Dairesi 2014/21407 E. , 2017/3712 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı ... şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, 01/04/2013 tarihinde ... plakalı araç ile ... plakalı aracın çarpması sonucu davacıların murisi olan ... ..."ın ölmesine neden olduğunu, baba eş ve çocuklarının maddi manevi destekten yoksun kaldığını, kaza yapan aracın trafik poliçesini düzenleyen davalı sigortaya 07/05/2013 tarihinde başvuru yapıldığını ancak taleplerinin reddedildiğini beyan ederek, şimdilik 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatına, 1.000,00 TL cenaze ve defin giderleri olmak üzere toplam 2.000,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; yargılama sırasında talebini toplam 194.368,12 TL maddi tazminat + 5.631,88 cenaze ve defin gideri toplam 200.000,00 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili; ... plakalı araç ... poliçesi sakatlanma ve ölüm kişi başına, 225.000,00 TL teminat ile sınırlı olmak üzere sigortalı olduğunu, sorumluluklarının poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, poliçe limitinin maktuen ödenecek rakam olmadığını, poliçe limiti üzerindeki zararlardan müvekkilinin sorumlu olmadığını, davacı ölenin ölmeden önceki sürekli ve düzenli desteğini maddi olgularla ispat etmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 1.000,00 TL
cenaze ve defin giderinin temerrüt tarihi olan 16/05/2013 ten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, 193.368,12 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 4.631,88 TL cenaze ve defin giderinin ise ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte olmak üzere toplam 200,000,00 TL"nin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı ... şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilşkindir.
1-Mahkemece, kazaya karışan araç sürücülerinin kusurunun belirlenmesi için rapor alınmamış, davacılar vekilinin 07.03.2014 tarihli dilekçesi ile davacı müvekilerin murisi ... ..."ın kazanın oluşumunda %100 kusurlu olduğunu kabul ettiklerini belirtmesi üzerine kusur raporu alınmaksızın murisin %100 kusurlu olduğu kabul edilerek hüküm kurulmuştur. Oysa, davacılar vekili, dava dilekçesinde kusur hususunda bir iddialarının bulunmadığını, yargılamada alıanacak rapora göre kusur durumunun belirleneceğini belirtmiştir. Öte yandan kaza tespit tutanağında, çekici sürücüsü Celal İpek"in trafiğe çıkması yasak olan saatte trafiğe çıktığından ve emniyet şeridinden tedbir almadan durakladığından kusurlu olduğu, otomobil sürücüsü murisi ... ..."ın ise hızını yol v.s"ye göre ayarlamadığından ve fren tedbirine başvurmadığından kusurlu olduğu belirtilmiştir. Bu nedenlerle somut olayda kusur durumunun doğru şekilde tespit edilmesi için ... veya ... Müdürlüğü gibi kurumlardan seçilecek uzman bilirkişi kurulundan kusur raporu alınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Kabule göre ise, somut olayda dava dilekçesinde davacılar vekili yasal faizi talep etmiş, mahkemece hükmedilen tazminat için avans faizine hükmedilmiştir. Ancak murisin sürücüsü olduğu ve davalıya ... ile sigortalı olan araç, otomobil olup ticari araç değildir.Bu nedenle temerrüt faizi olarak yasal faize hükmedilmesi gerekirken avans faizine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
3-Yine kabule göre ise, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak temmerüt tarihinden itibaren faiz isteme hakkına sahiptir. O halde, dava edilen miktar ile
ıslah edilen miktar için faiz başlangıç tarihi konusunda ayrıma gidilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 ve 2 numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... şirketi vekilinin, yukarıda 3 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalı ... şirketine geri verilmesine 06.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.