17. Ceza Dairesi 2015/9500 E. , 2016/3794 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal,
mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından hüküm kurulduğu sırada “suça sürüklenen çocuğun sabıkalı oluşu dikkate alınarak yeniden suç işlemeyeceğine dair olumlu kanaat oluşmadığı” gerekçe kılınarak verilen hapis cezalarının ertelenmesine ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair takdir hakkının kullanılmasında bir isabetsizlik bulunmadığı değerlendirilmekle bu hususta bozma talep eden tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
1-Dosya kapsamından, 2006 yılı Ocak ayında, müştekinin 2. katta bulunan ikametinin balkon panjuru kırılarak içeriden uydu alıcısının çalındığı, müştekinin yurt dışında yaşaması nedeniyle hırsızlık olayının hemen fark edilmediği, müştekinin kiracısı olan tanık ..."ün 01.04.2006 tarihinde kontrol amaçlı müştekiye ait konuta girmesi üzerine olayın açığa çıktığı, uydu alıcısı çalındığını tespit eden tanık ..."in, kendi imkanları ile çevrede araştırma yaptığı sırada suça konu uydu alıcısının 29.03.2006 günü hakkında beraat kararı verilen ... tarafından elektronik işyeri olan tanık ..."a getirildiğinin tespit edildiği, bu yolla yakalanan ..."nin, 02.04.2006 tarihli müdafiili beyanında, bir iki ay kadar önce gece saat 23.00 sıralarında suça sürüklenen çocuk ... ile ... ve ..."ın, ikametine geldikleri, onları bir sebepten içeri almadığı, merdiven boşluğuna oturmalarını söylediği, ikametine çıktıktan sonra yan binadan sesler gelmesi üzerine balkondan baktığında müştekinin balkonunda bir şahsı, aşağıda ise başka bir şahsı gördüğü, ancak karanlık olması nedeniyle yüzlerini göremediği, sonrasında aşağıya indiğinde ..."ı tek başına otururken görmesi üzerine, diğerlerini sorduğunda ..."ın, ... ve..."in dışarı çıktıklarını söylediği, yan binadan gelen sesleri ...l"in yapmış olabileceklerini düşündüğü, 4-5 gün kadar sonra da kendisinden alacaklı olduğu ..."ın borcuna karşılık olmak üzere uydu alıcısını verdiği, onunda çalıntı çıktığını beyan ettiği, hakkında beraat kararı verilen ..."ın da aynı tarihli müdafiili beyanında, ..."nin anlatımlarını doğrulayarak ..."in kendisini yalnız bırakıp bina dışına çıktıkları, sonrasında ..."ün yanına gelip, ..."i yan binaya girmeye çalışırken gördüğünü söylediği yolunda beyanda bulunduğu, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen ..."ın, dışındaki diğerlerini tanımadığını söylediği, suça sürüklenen çocuk ..."ın ise olay gecesi kendisi, ..."ın, ..."nin evine gittikleri,..."ün kendilerini eve almadığı, bir müddet merdiven boşluğunda oturdukları, sonrasında evlerine gittikleri, atılı hırsızlık suçuna katılmadığını savunduğunun anlaşılması karşısında, ..."ın yargılama aşamasında da önceki beyanlarını sürdürdüğü ancak ..."nin, sadece kendisi açısından atılı suçlamayı kabul etmediği yolunda beyanda bulunduğu, soruşturma aşamasındaki ifadeleri ile ilgili olarak ayrıntılı beyanlarının tespit edilmediği görülmekle, öncelikle ..."nin yöntemine uygun şekilde celbi ile ..."ın beyanında geçtiği üzere ..."a hitaben “..."i yan binaya girmeye çalışırken gördüğü” yolunda bir anlatımı olup olmadığının sorulması ile ... ve ..."nin sanık ile yüzleştirilmeleri yoluna gidilerek elde edilecek sonuca göre zamanaşımı hükümleri de dikkate alınarak, suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Kabule göre de;
2-5395 sayılı Çocuk Koruma Kanun"un 35. maddesi uyarınca; fiil işlendiği sırada 15-18 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuğun işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, sosyal yönden inceleme yaptırılmasının gerekli olduğu, mahkemece sosyal inceleme raporuna gerek görülmediği taktirde ise gerekçesinin kararda gösterilmesinin zorunlu olduğu gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-İddianamedeki sevk maddeleri ve nitelendirmeye göre; suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulmazlığını ihlal suçundan dava açılmadığı halde ek savunma ile dava konusu dışına çıkılarak, yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 225/1. maddesine aykırı davranılması,
4-5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 106. maddesinin 4. fıkrasına göre mala zarar verme suçları bakımından suça sürüklenen çocuk hakkında hükmedilen adli para cezasının, ödenmemesi halinde hapse çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 22.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.