Davacı, 20.06.1990 - 31.7.1990 ile 15.11.1990 - 31.12.1990 tarihleri arasındaki süreler dışında zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre, davalı kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, 20.06.1990-31.07.1990 ile 15.11.1990-31.12.1990 tarihleri arasındaki süreler dışında zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olmadığının tesbiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de bu sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamıştır. Davacının, 12.06.1990 -11.04.1994 tarihleri arasında vergi , meslek kuruluşu ve sicil kaydına dayanılarak zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edildiği 20.06.1990-31.07.1990 ile 15.11.1990-31.12.1990 tarihleri arasındaki süreler taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir. Davacının 12.06.1990-31.12.1990 tarihleri arasında Meslek Odası; 12.06.1990-11.04.1994 tarihler arasında Esnaf Sicil kaydı ve 20.06.1990-31.07.1990, 15.11.1990-31.12.1990 tarihleri arasında vergi kaydı bulunmaktadır. Uyuşmazlık, vergi kaydı bulunmayan ancak oda ve sicil kaydının bulunduğu 12.06.1990-19.06.1990, 01.08.1990-14.11.1990 ile sadece sicil kaydının bulunduğu 01.01.1991-11.04.1994 tarihleri arasında kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmayan bir kimsenin zorunlu Bağ-kur sigortalısı sayılıp sayılmayacağı noktasında toplanmaktadır. Bu yönü ile davanın yasal dayanağı 3396 Sayılı Yasa ile değişik 1479 Sayılı Yasanın 24 maddesidir.Bir kimsenin sözü edilen maddeye göre zorunlu Bağ-kur lu olması için kanunla veya kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulu sosyal güvenlik kuruluşları kapsamı dışında kalan ve herhangi bir işverene hizmet akti ile bağlı olmaksızın kendi adı ve hesabına bağımsız çalışmak ve bu maddenin a) bendindeki koşullara sahip olmak gerekir. Somut olayda davacının meslek odası kaldı ile esnaf ve sanatkarla sicil kaydının bulunmasına karşın vergi kaydının dışındaki sürelerde kendi adı ve hesabına bağımsız çalışmasının olmadığını ileri sürmüştür. Hal böyle olunca zorunlu Bağ-kur sigortalılığının devam edip etmediğinin belirlenmesi için davacı iddiası üzerinde durulmalıdır.Öte yandan meslek odası kaldı ile esnaf ve sanatkarla sicil kaydı bir kimsenin zorunlu Bağ-kur sigortalısı olduğunun karinesi ise de bu karinenin aksi her türlü delille ispatı mümkün olduğu Yargıtay’ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir.Dinlenen tanıklar kayıtlara geçen kişiler değildir. Yapılacak iş;davacı 12.06.1990-19.06.1990, 01.08.1990-14.11.1990, 01.01.1991-11.04.1994 tarihleri arasında kendi adı ve hesabına bağımsız çalışması olmadığını ileri sürdüğüne göre bu dönemle ilgili olarak davacı çalışmalarını belediye ve zabıta marifeti ile araştırmak ,resen komşu işyeri tanıklarını tesbit edip dinlemek , davacının varsa ibraz edeceği delilleri incelemek ve sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir. Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, 25.09.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.