1. Hukuk Dairesi 2020/589 E. , 2021/1102 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, mirasbırakan ..."ın 217 ada 23 parsel sayılı taşınmazını davalı ikinci eşine, mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak satış suretiyle temlik ettiğini, davalının taşınmazı satın alabilecek gücünün bulunmadığını, taşınmazın mirasbırakandan teslim alınmadığını ileri sürerek taşınmazın tapusunun iptali ile mirasçılar adına miras payları oranında tapuya tesciline karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında talep davacıların miras payları oranında tapu iptal ve tescil olarak daraltılmıştır.
Davalı, dava konusu taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığını, mirasbırakanın 10 yıllık hastalığı süresince davacıların ilgilenmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu taşınmaz dışında mirasbırakandan kalan değer olarak orantılı başka bir taşınmaz bulunduğu, davalının ve çocuklarının murisin gerekli bakım ve tedavisini üstlendikleri, semenin bakım olarak davalı tarafından ödendiği gerekçesiyle davanın reddine ilişkin verilen karar Dairece; "...Somut olaya gelince, davalı her ne kadar bakma ve bedel ödeme iddiasında bulunmuş ise de bu savunmasını destekleyecek bir delil ibraz edememiştir. Davacı tanıkları ise mirasbırakanın mal satmaya ihtiyacı olmadığını, davalının ev kadını olduğunu beyan etmişlerdir. Bu somut olgular yukarıdaki ilkelerle beraber değerlendirildiğinde temlikin mal kaçırma amaçlı yapıldığı sonucuna varılmaktadır. Hal böyle olunca, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’nun hazırladığı rapor okunup açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
KARAR
Hükmüne uyulan bozma ilamı uyarınca işlem yapılarak davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davalının işin esasına ilişkin temyiz itirazlarının reddine.
Ancak, bilindiği üzere, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı olarak pay oranında tapu iptali- tescil istemli davalarda dava değeri, taşınmazın tümünün değeri üzerinden davayı açan mirasçı yada mirasçıların payına isabet değerdir. Somut olayda, dava konusu 213 ada 23 parsel sayılı taşınmazın dava tarihindeki toplam değeri 178.442 TL, davacıların payına isabet eden kısmın değeri ise 66.916,01 TL olduğuna göre bu değer üzerinden karar ve ilam harcı ile vekalet ücreti hesaplanması gerekirken dava konusu olmayan 495 ada 3 parsel sayılı taşınmazın değeri üzerinde hesaplama yapılması doğru değildir. Öte yandan, davacılar arasında ihtiyarî dava arkadaşlığı bulunduğu halde kendisini vekil ile temsil ettiren her bir davacı yönünden pay değerlerine göre ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmemesi de hatalıdır.
Ne var ki, belirtilen yanlışlıklar yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından hükmün 3. bendinin çıkarılarak yerine 3. bent olarak “Alınması gereken 4.571,03 TL karar ve ilam harcından peşin ve tamamlama harcı olarak alınan 3.047,35 TL"nin mahsubu ile kalan 1.523,68 TL’nin davalıdan alınarak Hazine"ye gelir kaydına”, hükmün 5. bendinin çıkarılarak yerine 5. bent olarak “ AAÜT uyarınca 2.725’er TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davacılar ... ve ...’a ayrı ayrı verilmesine” cümlesinin yazılmasına, kararın bu hali ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 01.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.