Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/4628
Karar No: 2014/9746
Karar Tarihi: 03.06.2014

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/4628 Esas 2014/9746 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalının maliki olduğu bağımsız bölüm nedeniyle aidat ve ortak gideri ödemediğini belirterek 1999 yılı Ekim ayı ile 2004 yılı Kasım ayları arasındaki yönetim alacağının gecikme tazminatı ve yasal faizi ile tahsilini istemiştir. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak, davalının işletme projesini öğrenme tarihi belirlenememiştir. İcra takipleri incelenerek, borcun ait olduğu aydan itibaren gecikme tazminatının hesaplanarak hüküm kurulması doğru değildir çünkü dönemsel edimler hakkındaki davalar 5 yıllık zamanaşımına tabidir ve ödeme takibinde belirlenen en erken tarih esas alınmalıdır. Borç miktarına göre gecikme tazminatından sorumlu olunacağı, bu miktarı aşan aidatlar nedeniyle gecikme tazminatından sorumlu olunmayacağı gözetilerek hüküm verilmelidir. Borçlu tarafından ödenmeyen ortak giderler için ödeme takip tarihi esas alınarak hesaplanan gecikme tazminatı talep edilebilir. Kanun maddeleri: Borçlar Yasası 147/1,2, Kat Mülkiyeti Yasası 20/2.
18. Hukuk Dairesi         2014/4628 E.  ,  2014/9746 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Büyükçekmece 2. Sulh Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 24/12/2013
    NUMARASI : 2011/1731-2013/1156

    Dava dilekçesinde, ortak gider ve aidat alacağının gecikme tazminatı ve yasal faizi ile tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davalı adına gelen olmadı. Aleyhine temyiz olunan davacı vekili Av.. geldi. Gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı dava dilekçesinde, davalının maliki olduğu bağımsız bölüm nedeniyle aidat ve ortak gideri ödemediğini belirterek 1999 yılı Ekim ayı ile 2004 yılı Kasım ayları arasındaki yönetim alacağının gecikme tazminatı ve yasal faizi ile tahsilini istemiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    1-Borçlar Yasası"nın 147/1. madde ve bendine göre dönemsel edimler hakkındaki davalar 5 yıllık zamanaşımına tabidir. Davalının zamanaşımı def"i hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi,
    2-Kat Mülkiyeti Yasası"nın 20. maddesinin ikinci fıkrası hükmüne göre, ortak giderden payına düşeni ödemeyen bağımsız bölüm malikinin ödemede geciktiği günler için ödemekle yükümlü bulunduğu gecikme tazminatının başlangıç gününün açıkça saptanmış olması gerekir. Dava konusu ortak giderin dayanağını oluşturan işletme projesi ise işletme projesinin davalıya tebliğ edildiği tarih, kat malikleri kurulu kararına dayalı ise davalı katılmışsa karar tarihi, kararın alındığı toplantıya katılmamışsa bu kararın kendisine tebliğ edildiği ya da başka bir biçimde borcunu öğrendiği tarih, bu da yoksa hakkında açılan icra takibi nedeniyle ödeme emrinin tebliğ edildiği tarih esas alınmalıdır.
    Davalının işletme projesini öğrendiğini davacı kanıtlayamamıştır. Ancak davalı hakkında 1999 yılı Şubat, Mart, Nisan ayları için 1999/2534 sayılı dosyada, Şubat-Eylül dönemi için ise 1999/3180 sayılı dosyada icra takibi yapılmıştır. Bu dosyalarda getirilmek suretiyle davalıya en erken ödeme emri tebliğ tarihinin belirlenmesi, zamanaşımı hakkında verilecek kararda dikkate alınarak buna göre 1999 yılı için işletme projesinin öğrenme tarihinin tespiti, öğrenmiş ise davaya konu edilen aylar yönünden ödenmesi gereken tarihe göre, davaya konu takip eden yıllar için ise davalının 1999 yılı işletme projesinde öngörülen aidat miktarına göre gecikme tazminatından sorumlu olacağı, bu miktarı aşan aidatlar nedeniyle gecikme tazminatından sorumlu olmayacağının gözetilmesi gerekirken, bu konuda yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan borcun ait olduğu aydan itibaren gecikme tazminatının hesaplanıp buna göre hüküm kurulması,
    Doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi