Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/11 Esas 2015/1708 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/11
Karar No: 2015/1708
Karar Tarihi: 19.02.2015

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/11 Esas 2015/1708 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2015/11 E.  ,  2015/1708 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.09.2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 04.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R
    Davacılar, 05.08.1991 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile ... ve arkadaşlarının 137 parsel numarasında kayıtlı iken ifraz sonucu 449 parsel numarası alan taşınmazdaki hak ve hisselerini satın aldıklarını, tapuya şerh ettirdiklerini, davalının bu şerhi görerek satın aldığını, tapu kaydının iptali ile intifa hakkının ... adına, mülkiyet hakkının ... adına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı vekili davanın reddini savunmuş, davanın reddine dair verilen karar davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı ... yönünden verilen önceki ret kararının temyiz edilmeden kesinleşmesi nedeniyle anılan davacının davada taraf olarak gösterilmediği anlaşılmaktadır. Ne var ki; hükmün hangi hususları kapsayacağı 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesinde belirtilmiştir. Ayrıca hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır, hükmün hedefine ulaşmasını engeller, kamu düzeni ve barışı oluşturulamaz. Bozma kararı ile ilk hüküm hayatiyetini ve ifa kabiliyetini yitirir.
    Bozma kararından sonra bozmaya uyularak verilen hüküm yeni bir hükümdür. Bozmaya uyularak tesis edilen hükmün, tüm istekleri karşılar şekilde yeniden yazılması gerekir. Mahkemece bu husus gözetilmeden, davacı ... tarafından açılan davanın kesinleştiğinden söz edilerek adı geçenin davada taraf gösterilmemesi doğru görülmemiş hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, istek halinde temyiz harcının yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.02.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.