Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2008/4141
Karar No: 2008/14781
Karar Tarihi: 23.09.2008

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2008/4141 Esas 2008/14781 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2008/4141 E.  ,  2008/14781 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Manisa 1. İş Mahkemesi
    TARİHİ : 29/11/2007
    NUMARASI : 2005/2494-2007/2882

    Davacı, 2.4.1990-21.9.1994 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa"ya tabi Bağ-Kur sigortalısı olduğunun ve 1.9.2005 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitiyle, aksi yöndeki kurum işleminin iptaline   karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün  davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    Dava, davacıyı  02.04.1990-21.09.1994 tarihleri arasında  vergi kaydı olmadığından 1479 sayılı Yasa"ya  tabi  sigortalı saymayan Kurum işleminin iptali ile, davacının  20.4.1982  tarihinden itibaren  Bağ-Kur sigortalılığının  tesbiti ile 1.10.2005 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması istemine  ilişkindir.
    Mahkemece davanın  kabulüne karar verilmiş ise de bu sonuç usul ve yasaya uygun değildir.
    1.4.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasa"nın 24. maddesinde  zorunlu Bağ-Kur  sigortalılığı için  esnaf sicili veya kanunla  kurulu  meslek kuruluşu kaydı aranırken  20.4.1982 tarihinde yürürlüğe giren  2654 sayılı Yasa ile 1479 sayılı  Yasa"nın  24. maddesi değiştirilecek  zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için  gelir vergisi  mükellefi olması şartı getirilmiş ancak  gelir vergisinden  muaf olanlar  için meslek kuruluşuna kayıtlı  olma yeterli görülmüş, 22.3.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı  Yasa ile 24. madde  değiştirilerek  zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için vergi kaydı veya esnaf sicil kaydı veya oda kaydının bulunması  yeterli görülmüş, 2.8.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek  zorunlu Bağ-Kur   sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olma şartı getirilmiş ancak  gelir vergisinden muaf olanlar için  esnaf sicil kaydı ve oda kaydının bir arada bulunması yeterli görülmüştür. 
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının  30.11.1990 tarihli giriş bildirgesi  üzerine davalı kurumca  20.4.1982 tarihi itibariyle 1479  sayılı Yasa"ya tabi  sigortalı  olarak kayıt ve tescil edildiği,  davacının 30.12.1997 tarihinden itibaren  Şoförler ve Otomobilciler  Odası, 15.01.1998 tarihinden itibaren Esnaf ve Sanatkarlar Sicili, 27.03.1978-02.04.1990 tarihleri arasında ve  01.09.1994 tarihinden itibaren  devam eder şekilde  vergi kaydının  bulunduğu anlaşılmaktadır.
    Davacının vergi  kaydı 2.4.1990 tarihinde sona ermiş ve  uyuşmazlık konusu olan 2.4.1990-21.9.1994 tarihleri arasındaki dönemde 1479 sayılı Yasa  kapsamında sigortalılık koşullarını taşımadığı anlaşılmaktadır. Davacı bu döneme ilişkin prim ödediğini iddia etmekte ise de;  dosya arasındaki prim ödeme belgesinden, davacının 2002 yılındaki prim yapılandırmasından yararlanarak 31.7.2003 tarihinden 22.8.2005 tarihine kadar prim ödemesinde bulunduğu görülmektedir. Gerçekten  davalı  kurumca primler geçmişe yönelik uyuşmazlık  konusu dönemi de kapsar şekilde tahsil edildikten ve bu  primler uzun süre  kullanıldıktan sonra, davacının sigortalılığının iptal edilmesi Medeni Kanunun 2. maddesinde ifadesini  bulan  objektif iyi niyet kuralları ile  bağdaşmayacak ve  davacının  belirtilen tarihler arasında   zorunlu sigortalı olarak kabul edilmesi  gerekebilecektir.  Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 1.10.1997 gün, 1997/10-578 Esas, 1997/758 Karar sayılı  kararı da bu yöndedir.       
    Ancak davacının ödemeleri aylık talebinde bulunduğu 31.8.2005 tarihinden önceki son 2 yıl içerisinde gerçekleşmiş olup, davalı Kurumca primlerin tahsilinden sonra uzun süre kullanım olgusu somut olayda gerçekleşmemiş  dolayısıyla Medeni Kanunun 2. maddesinde ifadesini  bulan objektif iyiniyet kurallarına aykırı  bir durum söz konusu değildir.  
    Mahkemece davanın reddine karar vermek gerekirken, yazılı olduğu şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,  23.09.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi