Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2012/3808 Esas 2014/2171 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/3808
Karar No: 2014/2171
Karar Tarihi: 24.02.2014

Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2012/3808 Esas 2014/2171 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın 15 yaşındaki mağdur kızı ailesinden haber vermeden yanında dört gün kalmasını sağlamasının çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunu oluşturduğuna hükmetti. Ancak mahkeme, mağdurun mental durumu hakkında yeterli araştırmanın yapılmadığını ve akıl hastalığı olup olmadığına dair rapor alınması gerektiğini belirtti. Bu nedenle, sanığın hukuki durumunun daha ayrıntılı değerlendirilmesi ve kanun maddelerinin uygulanabilirliğinin tartışılması gerektiğine karar verildi. Hüküm kapsamında yargılama giderlerinin belirtilmemesi de eleştirildi. Kanun maddeleri olarak TCK'nın 109/1 ve 3f fıkraları çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçuna karşılık gelmektedir.

14. Ceza Dairesi 2012/3808 E. , 2014/2171 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 8 - 2010/229533
MAHKEMESİ : Bakırköy 10. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 17.03.2010
NUMARASI : 2009/347 Esas, 2010/155 Karar
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosyada bulunan Alman Hastanesinin 04.06.2009 tarihli raporunda, sınır zekâ ve bilişsel kapasitelerde yetersizlik tespit edilen mağdure hakkında herhangi bir akıl hastalığı olup olmadığı, şayet var ise akıl hastalığının hekim olmayanlarca anlaşılıp anlaşılmayacağı, beden veya ruh bakımından kendini savunacak durumda bulunup bulunmadığına ilişkin mağdurenin Adli Tıp ilgili ihtisas kuruluna sevkinin sağlanarak hakkında ayrıntılı rapor alınmasından sonra sonucuna göre TCK.nın 109/1. maddesindeki suçun unsurlarının ve 3f fıkrasının uygulama şartlarının oluşup oluşmadığının tartışılarak sanığın hukuki durumunun tayini ve takdiri gerekirken, eksik soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kısa kararda yargılama giderleri toplamının yazılmaması,
Kabule göre de;
Sanığın, kaldığı evden ailesine haber vermeden ayrıldığını bildiği 15 yaşından küçük olduğu anlaşılan mağdureyi ailesine veya yetkili makamlara haber vermeden ve kendisine yönelik suç teşkil eden herhangi bir eylemde bulunmadan dört gün yanında kalmasını sağladığı anlaşılmakla, mevcut haliyle sanığın eyleminin şikâyete tâbi olup TCK.nın 234/3. maddesinde düzenlenen çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunu oluşturduğunun gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafii ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.