Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/4799
Karar No: 2014/6759
Karar Tarihi: 30.12.2014

Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2014/4799 Esas 2014/6759 Karar Sayılı İlamı

1. Ceza Dairesi         2014/4799 E.  ,  2014/6759 K.

    "İçtihat Metni"

    Kasten öldürmeye teşebbüs suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 81, 35, 29 ve 62. maddeleri gereğince 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair, ... Ağır Ceza Mahkemesinin 08/11/2010 tarihli ve 2008/194 esas, 2010/278 sayılı kararının Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 12/11/2012 tarihli ve 2011/5649 esas, 2012/8138 sayılı ilamı ile onanmak suretiyle kesinleşerek infazına geçilmesini müteakip hükümlü vekili tarafından yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunulması üzerine talebin reddine ilişkin, aynı Mahkemenin 27/01/2014 tarihli ve 2008/194 esas, 2010/278 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine dair, ... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 27/03/2014 tarihli ve 2014/211 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi:
    Dosya kapsamına göre, sanık ..."ın müşteki sanık ...’a yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçunu gerçekleştirdiğini gösterir tanık beyanı dahil herhangi bir delil bulunmadığı ileri sürülerek yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunulması üzerine söz konusu talebin reddine karar verilmiş ise de, mahkumiyet kararına müşteki sanık ...’ın soruşturma aşamasında Savcılıkta verdiği kendisine ..."ın yaraladığına ilişkin beyanları gerekçe olarak gösterilmesine karşın, ..."ın mahkemede verdiği ifadesinde kendisini kimin yaraladığını görmediğini beyan ettiği, yine yeni delil olarak gösterilen tanık ifadeleri doğrultusunda hükümlünün mahkumiyet gerekçelerinden biri olarak gösterilen ve elinden elde edilen barut izinin hükümlünün kardeşinin göğsündeki yarayı eliyle kontrol ettiği esnada oluşmuş olabileceği gibi, hükümlünün olay yerinde bulunmadığına ilişkin tanık beyanları karşısında, yeni delil olarak gösterilen tanık beyanlarının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 311/1-e maddesi kapsamında yalnız başına veya önceden sunulan delillerle birlikte gözönüne alındıklarında hükümlünün beraatini gerektirecek nitelikte değerlendirildiğinden, yapılan itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde; isabet görülmediğinden bahisle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü 16.07.2014 gün ve 94660652-105-65-4757-2014-14635/49042 sayılı yazılı istemleri üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02.09.2014 tarih ve 2014/283611 sayılı tebliğnamesine bağlı olarak dairemize gönderilen dosya incelendi, gereği konuşulup, düşünüldü;

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    I-) HÜKÜMLÜ ... HAKKINDAKİ DOSYA KAPSAMINDAN;
    a-) Hükümlünün, ... Ağır Ceza Mahkemesinin 08.11.2010 tarih, esas 2008/194, karar 2010/278 sayılı kararı ile 17.02.2006 tarihinde işlediği mağdur ...’ı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan TCK.nun 81/1, 35, 29, 62. maddeleri gereğince 7 yıl 6 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği,
    b-) Hükmün sanık müdafii tarafından temyiz edildiği, sanık müdafiinin sübuta, suç vasfına ve haksız tahrik nedeniyle yapılan indirimin az olduğuna yönelen temyiz itirazları yerinde görülmeyerek Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin 12.112012 tarih, esas 2011/5649, karar 2012/8138 karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği,
    c-) ... Ağır Ceza Mahkemesinin kesinleşen 08.11.2010 tarih, esas 2008/194, karar 2010/278 sayılı kararına karşı hükümlü ve müdafıinin 05.112013 ve 20.11.2013 tarihli dilekçelerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına müracaat ederek itiraz yoluna gidilmesini talep ettikleri, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 02.12.2013 tarih ve KD-2013/361526 sayılı yazı ile karara itirazı gerektirir maddi ve hukuki sebep bulunmadığından itiraz yoluna gidilmediğinin hükümlü ve müdafiine bildirildiği,
    d-) Hükümlü müdafiinin 16.01.2014 havale tarihli dilekçe ile ... Ağır Ceza Mahkemesine müracaat ederek dosyanın yeniden ele alınarak yargılamanın yenilenmesi isteminde bulunduğu, ... Ağır Ceza Mahkemesince dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 27.01.2014 tarih, esas 2008/194, karar 2010/278 sayılı ek kararla itiraz konusu sebeplerin daha önce ileri sürüldüğü, Yargıtay ilgili dairesince incelendiği, hükme etkili bir hususun inceleme dışı bırakılmadığı, olayın üzerinden sekiz yıl geçtikten sonra talep tarihine kadar bulunmayan ve bildirilmeyen tanıkların olayı gördüğü yönündeki ve olayın tanığı olduğu yönündeki iddianın inandırıcı olmadığından, kabule değer görülmeyen talebin reddine karar verildiği,
    e-) Bu red kararına karşı hükümlü müdafiinin itiraz ettiği, itiraz mercii olarak inceleme yapan ... 2.Ağır Ceza Mahkemesince 27.03.2014 tarih ve 2014/211 değişik iş sayılı kararla hükümlü müdafiinin İtirazının reddine karar verildiği,
    f-) Hükümlü müdafiinin dilekçe ile Türkiye Cumhuriyeti ... Bakanlığı"na müracaat ederek; ... 2.Ağır Ceza Mahkemesince 27.03.2014 tarih ve 2014/211 değişik iş sayılı kararının bozulması için kanun yararına bozma yoluna gidilmesi isteminde bulunduğu, anlaşılmıştır.

    II) KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİNE İLİŞKİN UYUŞMAZLIĞIN KAPSAMI;

    Hükümlü ... müdafii dilekçesinde; olay hakkında bilgisi olan tanıkların hakim huzurunda dinlenmesi gerektiği, mağdur ...’ın ilk ifadesinde kendisini vuran kişiyi görmediğini, belki ... olabileceğine söylediğini, daha sonraki ifadelerinde kendisini vuranın ... olmadığını açıkça bildirdiğini, hükümlü ...’ın elinde tespit edilen barut artığının kardeşi ...’in yarasını kontrol ettiği sırada bulaşmış olabileceğini, olayda kullanıldığı kabul edilen av tüfeğinin hükümlünün aracının bagajında ve kılıf içerisinde ele geçirildiğini, mağdurun bu beyanı ile tanıkların ifadeleri birlikte değerlendirildiğinde, olayın failinin hükümlü ... olmadığının anlaşılacağını belirterek yargılamanın yenilenmesini talep ettiği,
    Hükümlünün mahkumiyetine ilişkin ... Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararın, hükümlü müdafii tarafından; olayı gerçekleştiren kişinin hükümlü ... olmadığı, hükümlüye ait av tüfeği ile atış yapıldığının kesin olarak belirlenmediği, hükümlünün olay sırasında olay yerinde olmadığına dair tanıkların ifadelerine itibar edilmesi gerektiği, kabule göre de eyleminin adam öldürmeye teşebbüs niteliğinde olmadığı, hükümlü lehine haksız tahrik nedeniyle yapılan indirimin az olduğu gerekçesiyle temyiz edildiği, ancak; Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin 12.11.2012 tarih, esas 2011/5649, karar 2012/8138 sayılı ilamı ile bu hususlar değerlendirildikten sonra bozma nedeni yapılmayıp kararın onandığı;
    Hükümlünün, onama kararına karşı itiraz kanun yoluna gidilmesi talebinin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca reddedildiği,
    Hükümlünün gerek yargılama aşamasında ve gerekse kararın kesinleşmesinden sonra aynı konuda talepte bulunduğu bu taleplerin mahkemece değerlendirilerek reddedildiği, red kararına karşı yapılan itirazların da reddedildiği, hükümlü müdafiinin bu son talebinde de reddedilen önceki taleplerinden farklı bir delil ortaya koyamadığı, dolayısıyla CMK.nun 311. maddesinde yazılı yargılamanın yenilenmesi koşullarının gerçekleşmediği düşüncesiyle, yargılamanın yenilenmesine ilişkin talebin reddine dair ... Ağır Ceza Mahkemesinin 27.01.2014 tarih, esas 2008/194, karar, 2010/278 sayılı ek kararına karşı, hükümlü müdafiinin yaptığı itirazın reddine dair ... 2.Ağır Ceza Mahkemesinin 27.03.2014 tarih, 2014/211 değişik iş sayılı kararının yasaya aykırı olduğu düşüncesi ile bozulması istemini kapsamaktadır.

    III-) HUKUKSAL DEĞERLENDİRME:

    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun’unun 311. maddesinin 1. fıkrasının e bendinde “...yeni olaylar veya yeni deliller ortaya konulup da bunlar yalnız başına veya önceden sunulan delillerle birlikte gözönüne alındıklarında sanığın beraatini veya daha

    hafif bir cezayı içeren kanun hükmünün uygulanması ile mahkûm edilmesini gerektirecek nitelikte...” olmasının, yargılamanın yenilenmesinin koşulu olduğu öngörülmüştür.
    Yeni olaylar veya delillerin hükmün verildiği anda mahkemece bilinmemesi gerekir. Yargılama aşamasında bilinen olayları veya tanıkları “yeni delil veya yeni olaylar” türünden saymak olanaksızdır. Bu olgunun, davanın süjelerince ve yargılamayı yapan mahkemece bilinmemesi, tespit edilememesi zorunludur, “yeni olaylar veya yeni deliller” söz konusu değil ise, hükümlü yararına yargılamanın yenilenmesi sebeplerinden bahsetmek yasa koyucunun amacına ve yasanın özüne uygun düşmeyecektir.
    Bilindiği gibi, yargılamanın reddine ilişkin karara karşı yapılan itirazın inceleme merciince reddedilmesi halinde; verilen karar kesindir. (CMK.319/3) Temyiz incelemesi yapılmaksızın kesinleşen karar veya hükümlere karşı “kanun yararına bozma” isteminde bulunulabileceği öngörülmüştür. (CMK.309/1)
    İleri sürülen nedenler yerinde görülür ise kesinleşen karar veya hüküm kanun yararına bozulur. (CMK.309/3)
    Bozma nedenleri: CMK.nun 223. maddede tanımlanan ve davanın esasını çözmeyen bir karara ilişkin ise, gerekli inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra yeniden karar verilir. (CMK.309/4-a)
    Bozma nedenleri; mahkûmiyete ilişkin hükmün, davanın esasını çözmeyen yönüne veya savunma hakkını kaldırma veya kısıtlama sonucunu doğuran usul işlemlerine ilişkin ise, kararı veren hâkim veya mahkemece yeniden yapılacak yargılama sonucuna göre gereken hüküm verilir. Bu hüküm, önceki hükümle belirlenmiş olan cezadan daha ağır olamaz. (CMK.309/4-b) Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay’ın ilgili ceza dairesince doğrudan hükmedilir. (CMK.309/4-d)
    Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
    Yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere; hükümlü ... hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan açılan kamu davası sonunda; eylemi sabit kabul edilerek, TCK.nun 81/1, 35, 29, 62. maddeleri gereğince 7 yıl 6 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği, bu hükmün temyizden geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır.
    Dosya kapsamından; hükümlü müdafiinin gerek yargılama evresinde (bozma öncesi ve sonrası) gerekse hüküm kesinleştikten sonra ileri sürdüğü hususlar yargılama aşamasında değerlendirilmiştir. ... Ağır Ceza Mahkemesi, hükümlünün savunmalarını, mağdurun beyanlarını ve tanık ifadelerini, tüm takdiri ve maddi delilleri birlikte değerlendirip hüküm kurmuştur.
    Hükümlü müdafıinin “yeni delil” dediği hususların, ilk kez ortaya çıkan delil niteliğinde olmadığı, kararın kesinleşmesinden sonra hükümlü müdafii tarafından gösterilen tanıkların mahkemeye sundukları dilekçe içeriklerine göre daha önce yargılama aşamasında dinlenen tanıklardan farklı bir beyanda bulunmadıkları, hükümlünün olay

    yerinde olmadığını ifade ettikleri, olaydan sonra kardeşi Mehmet Şirin’in yarasını eliyle kontrol ettiğini beyan ettikleri, bu beyanlarının yeni delil niteliğinde kabul edilmesinin mümkün olmadığı zira mahkemenin yargılama aşamasında hükümlünün olay yerinde bulunmadığına, olayı gerçekleştirenin hükümlü olmadığına ilişkin dinlenen tanık beyanlarını, diğer topladığı delillerle birlikte değerlendirerek kararını verdiği, suçun hükümlü tarafından gerçekleştirildiğini kabul ettiği, mahkumiyet kararına karşı hükümlü müdafiinin suçun hükümlü tarafından işlenmediğine ilişkin itirazı ile diğer itirazlarının Yargıtay 1. Ceza Dairesi tarafından kabul edilmeyerek hükmün onanmasına karar verilmiştir.
    Hükümlü ve müdafiinin, kesin hükümden dönülmesini gerektirecek ve yeniden yargılama yapılmasını haklı gösterecek nitelikte, ciddiyette yeni deliller ileri sürmediği anlaşılmakla; hükümlü ve müdafiinin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 311/1-e madde fıkrasında belirtilen “yeni olaylar veya yeni kanıtlar” ortaya koyamadığı anlaşıldığından, “Kanun Yararına Bozma” (CMK.309/1) cihetine gidilmemiştir.

    IV-) SONUÇ VE KARAR:

    Yukarıda açıklanan nedenlerle; ... Ağır Ceza Mahkemesinin 27.01.2014 tarih, esas 2008/194, karar 2010/278 sayılı ek kararı ile; hükümlü müdafiinin yargılamanın yenilenmesi talebinin CMK.nun 311. maddesinde belirtilen sebepler bulunmadığından ve kabule şayan bir husus olmadığından reddine dair karara yönelik itirazı inceleyen ve itirazın reddine karar veren ... 2.Ağır Ceza Mahkemesinin 27.03.2014 tarih, 2014/211 değişik iş sayılı kararı usul ve yasaya uygun olduğundan; haklı nedenlere dayanmayan “Kanun Yararına Bozma” isteminin REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına (TEVDİİNE), 30/12/2014 gününde oybirliği ile karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi