12. Ceza Dairesi 2018/5684 E. , 2018/10147 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : CMK’nın 231/11. maddesine göre açıklanan TCK"nın 179/3. maddesi yollamasıyla aynı kanunun 179/2, 62/1, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, 26.05.2011 tarihinde işlediği sabit görülen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan dolayı TCK"nın 179/3-2, 62/1, 53/1. maddeleri gereğince 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve CMK’nın 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Salihli 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 08.12.2011 tarihli, 2011/447 esas, 2011/820 sayılı kararının itiraz edilmeden 23.01.2012 tarihinde kesinleşmesinin ve kesinleşme tarihinden itibaren 5 yıllık denetim süresinin başlamasının ardından, Salihli 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 23.05.2014 tarihli, 2014/200 esas, 2014/331 sayılı kararı ile 15.02.2014 tarihinde işlediği sabit görülen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan dolayı TCK"nın 179/3-2, 62/1, 53/1. maddeleri gereğince 1 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin mahkumiyet hükmü 24.06.2015 tarihinde kesinleşen sanık hakkında, denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle ihbarda bulunulmasını müteakip, duruşma açılarak, sanığın savunması alınıp, 08.12.2011 tarihli hükmün CMK"nın 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına ilişkin Salihli 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 06.10.2015 tarihli, 2015/659 esas, 2015/822 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın verilen kararın haksız olduğuna ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan sanık hakkında tayin edilen 25 gün hapis cezasının TCK’nın 50/3. maddesi uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğu, hükmün açıklanması halinde de bu zorunluluğun devam ettiği gözetilmeyerek, yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 24.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.