23. Hukuk Dairesi 2012/6704 E. , 2013/122 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti, tescil olmazsa tazminat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabülüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatife 06.06.2002 tarihinde üye olduğunu, daire bedeline ilişkin taksitleri peşin olarak ödediğini, ancak arsa sahipleri davalılar ...ile yüklenici davalı ... arasında imzalanan inşaat yapım sözleşmesinin arsa sahibi davalılar tarafından feshedilmesi üzerine arsa sahibi davalıların kaba inşaatı bitmiş daireleri tamamlayarak kullanmaya başladıklarını, hiç bir kooperatif üyesinin dairelerine giremediğini, imzalanan inşaat sözleşmesi uyarınca inşaatın davalı kooperatifin ödemeleriyle yapılmış olması sebebiyle davalı kooperatif tarafından davalı arsa sahipleri aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığını, dava sırasında davalı kooperatifin arsa sahipleri ile yapmış olduğu protokolle 21 üyesi olmasına rağmen 13 üyenin menfaatini gözeterek inşaatı bedel karşılığında arsa sahiplerine bırakarak davadan feragat ettiğini, dava sonrasında arsa sahibi davalıların daireleri davalı Kenan Kara"ya düşük bedelle sattığını, davalı Kenan Kara"nın dairelerin kooperatifin paraları ile yapıldığını bildiğini, bu sebeplerle tüm davalıların müvekkili aleyhine sebepsiz zenginleştiklerini ileri sürerek, müvekkilinin davalı kooperatife üye olduğunun ve kaba inşaatı % 65 oranında bitmiş dairenin aidiyetinin tespitine ve mezkur işyerinin teslimine, bu mümkün olmadığı takdirde yine kooperatif üyeliğinin tespiti ile üye olarak müvekkiline düşecek olan bir daire değerinin şimdilik 14.650,00 TL"sinin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalılardan müteselsilen yasal faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı kooperatif vekili, ... raporu doğrultusunda müvekkili kooperatif yetkililerinin ulaşabildikleri on iki üye ile birlikte arsa sahipleri aleyhine açtıkları dava sırasında on iki üyenin yatırdığı parayı ve diğer borçları tahsil amaçlı anlaşma yaptıklarını, kooperatifin hiç bir zaman tapuda kayıtlı arsasının ve inşaatının olmadığını, arsa karşılığı inşaat sözleşmesinin diğer davalılar arsa sahipleri Aziz Kılıç ve Saim Kılıç ile yüklenici Mesut İyibiçer arasında yapıldığını, müvekkiline yönelik olarak açılan davanın haksız olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı .... diğer davalılar arsa sahipleri ile kooperatif arasında düzenlenen protokolle davalı kooperatifin arsa sahiplerini ibra ettiğini, davalı kooperatifin yapmış olduğu masraflar ve üyelerin ödemiş oldukları aidatlar karşılığında 210.000,00 TL nakit para aldığını, müvekkilinin parasını ödeyerek daireleri satın aldığını, bu sebeple husumetin müvekkiline yöneltilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalılar, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, kooperatif dışındaki davalılar yönünden davanın pasif husumet yokluğundan reddine, kooperatif yönünden davanın kabulü ile 14.650,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair verilen karar, davacı vekili ve davalı kooperatif vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 22.02.2012 tarih ve 2011/2560 E, 2012/1293 K sayılı ilamı ile kooperatif üyeliği devam eden davacının çıkma payı alacağı veya ödediği aidatların iadesini talep etmesinin yasal olarak mümkün bulunmadığı, mahkemece davacının üyeliğinin tespiti ile yetinilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle davalı yararına bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak, davanın kısmen kabulü ile davacının davalı kooperatife üye olduğunun ve üyeliğinin devam ettiğinin tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, fazla yatırılan onama harcının istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.