17. Hukuk Dairesi 2014/21804 E. , 2017/3624 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin .../.../2002 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasında ağır şekilde yaralandığını, uzun süren tedavi süreçleri ve geçirmiş olduğu operasyonlara rağmen tam olarak şifa bulamadığını, tam teşekküllü hastane tarafından düzenlenen sağlık kurulu raporuna göre %90 oranında malul ve bakıma muhtaç duruma düştüğünü, olaya ilişkin ceza yargılamasında alınan bilirkişi raporları ile kazaya karışan araçlardan .... plakalı aracın asli kusurlu, ... ... plakalı aracın ise tali kusurlu bulunduğunu, müvekkilinin kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun olmadığını, müvekkilinin kalıcı sakatlık zararıyla ilgili olarak davalıya başvurulduğunu, Güvence Hesabının poliçe limiti kadar ödeme yaptığını, ancak bakım zararlarının ödenmediğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 36.000 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın öncelikle zamanaşımından reddi gerektiğini, davacının müvekkili kuruma başvuruda bulunduğunu, kendisine ödeme yapılarak ibraname alındığını, bu şekilde müvekkilinin sorumluluğunun sona erdiğini, müvekkili kurum dava tarihinden önce temerrüde düşürülmediğinden işlemiş faiz de isteyemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu maluliyet nedeniyle bakım zararının tahsiline ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin kaza sonucu sürekli (%90 oranında) malul kaldığını belirterek, kazaya karışan diğer araçların zorunlu trafik sigortası bulunmaması/iflas etmiş olması nedeniyle Güvence Hesabından tazminat talep etmiştir.
6098 Sayılı TBK"nun 54.maddesinde tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından veya yitirilmesinden doğan kayıplar, bedensel zararlar kapsamında sayılmış, ... Genel Şartlarında da sakatlık nedeniyle ayrı, tedavi giderleri nedeniyle ayrı teminatlar verilmiştir.
Sakatlık tazminatı hesaplanırken mağdurun meslekte kazanma gücü kaybı oranına göre elde edeceği gelirdeki azalma hesaplanırken, bakıcı giderleri ise, mağdurun bakımı, hastaneye gidip gelmesi, ilaçları, gerektiğinde sürekli yanı başında bulunması gereken hasta bakıcı-yardımcı maaş ve ücretleridir.
Daimi iş gücü kaybı tazminatı ile yaşam boyu bakım giderleri farklı tazminat kalemleri olup, yaşam boyu bakıcı giderlerinin sakatlık teminatı kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir. Dairenin kökleşen içtihatları da bu yöndedir.
Bu halde yaşam boyu bakıcı giderlerinin tedavi giderleri teminatından olduğunun kabulü ile mahkemece, maluliyetin niteliği, davacının bakıcıya ihtiyacı olup olmayacağı, bakıcıya ihtiyaç olması halinde bakıcı ihtiyacının süresi ve bakıcı gideri konusunda uzman bilirkişilerden rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde ve yanılgılı değerlendirme sonucu davalı tarafından poliçe limitleri kadar ödeme yapılmış olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 04/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.