Dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/9003 Esas 2016/7927 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/9003
Karar No: 2016/7927
Karar Tarihi: 20.06.2016

Dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/9003 Esas 2016/7927 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından görülen bir dava sonucunda, sanığın dolandırıcılık ve resmi belgede sahtekarlık suçu ile suçlandığı ancak beraat ettiği anlaşılmaktadır. Katılanın sanıkla alışveriş yaparak senetler düzenlediği ve tanık avukat üzerinden ödemeleri yaptığı ancak sanığın asıl senetleri icra takibine koyduğu ve sahtekarlık yaptığı iddia edilmiştir. Ancak mahkeme, suçun dolandırıcılık suçu olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği konusunda üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesinin karar vermesi gerektiğini belirterek görevsizlik kararı vermemiş ve beraat kararı vermiştir. Bu nedenle, temyiz itirazları yerinde görülmüş ve karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 158/1-d Maddesi: Kamu kurumlarından olan icra dairesi aracı kılınmak suretiyle dolandırıcılık suçunu düzenlemektedir.
- 5320 Sayılı Kanunun 8/1. Maddesi: Mahkeme kararlarının temyiz edilebileceğini ve temyiz incelemesi sonucu kararın bozulabileceğini düzenlemektedir.
- 1412 Sayılı CMUK'un 321. Maddesi: Mahkeme kararlarının temyiz edilme sürecini düzenlemektedir.

23. Ceza Dairesi 2016/9003 E. , 2016/7927 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılanın sanıktan alışveriş yapıp sanığa davaya konu senetleri yanında tanık Av. Türkislam Karakoç var iken düzenleyip verdiği, senetlerin tanık Av. Türkislam Karakoç"a ödenmesi yönünde anlaştıkları, bir süre sonra katılanın ödemeleri tanık avukata yaparak avukatta bulunan renkli fotokopi ile çoğaltılmıs sahte senet fotokopilerini asıl olarak düşünüp aldığı, ardından sanığın asıl senetleri icra takibine koyduğu, sanığın üzerine atılı suçu bu şekilde işlediğinin iddia olunması karşısında, eylemin TCK"nın 158/1-d maddesinde öngörülen kamu kurumlarından olan icra dairesi aracı kılınmak suretiyle dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmadığına ilişkin delillerin takdirinin, üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilip görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20/06/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.