Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/16884 Esas 2017/2330 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/16884
Karar No: 2017/2330
Karar Tarihi: 21.03.2017

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/16884 Esas 2017/2330 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2016/16884 E.  ,  2017/2330 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, uyulan bozma ilamı uyarınca davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı Kurum vekilinin tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak karar verilmiş ise de; bozma sonrası davacı avukatının 22.11.2013 ve 01.06.2015 tarihli ıslah dilekçeleri ile talebini artırması sonucu, ıslah ile arttırılan talebe göre karar verildiği görülmektedir.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulun 16.03.2005 tarihli 2005/13-97 Esas, 2005/150 Karar sayılı ilamında ayrıntıları açıklandığı üzere; bilindiği gibi, ıslah, taraflardan birinin usule ilişkin bir işlemini, bir defaya mahsus olmak üzere kısmen veya tamamen düzeltmesine olanak tanıyan ve karşı tarafın onayını gerektirmeyen bir yoldur. Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 176. ve ardından gelen maddelerinde ıslah kurumu ayrıntılı şekilde düzenlenmiş; 176. maddede, davanın her iki tarafının da, yargılama usulüyle ilgili bir işlemini kısmen veya tamamen ıslah edebileceği, ancak aynı dava içerisinde bu yola sadece bir kez başvurulabileceği; 177. maddede, ıslahın tahkikatın sona ermesine kadar yapılabileceği belirtilmiştir. Sonraki hükümler, ıslahın şekline ve sonuçlarına ilişkin düzenlemeleri içermektedir.
    Uyuşmazlıkla doğrudan ilgisi bulunduğundan, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 04.02.1948 tarih ve 1944/10 E., 1948/3 K. ve 12.05.2016 tarih ve 2015/4-268 E.,2016/1 K. sayılı kararları uyarınca bozmadan sonra ıslah yapılabilmesinin mümkün olmadığı sonucuna varılmış olmakla, Dairemizin bozma kararı öncesinde tahkikatın sonuçlandığı gözetildiğinde, ıslah dilekçeler ile
    arttırılan talep miktarı nazara alınmaksızın, karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması hatalıdır.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 21.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.