9. Hukuk Dairesi 2015/8081 E. , 2015/15244 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde 04/04/1994 tarihinde çalışmaya başladığını, teknisyen olarak çalışmasına devam ederken iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından "mesai arkadaşlarına karşı rahatsız edici mahiyette mütecaviz davranışlar sergileyerek baskı yapması, çalışanlara karşı onur kırıcı ve hakaretamiz ifadeler sarfetmesi, işyeri barışını ve huzurunu bozucu davranışlar sergilemesi ve davranışlarındaki tüm olumsuzluk sebebi ile kıdem ve ihbar tazminatı ödenmek suretiyle 07/03/2014 tarihinde fesih edildiğini, yapılan fesih işleminin geçersiz olduğunu, fesih gerekçesinin gerçeği yansıtmadığını, davacı ile birlikte toplam 3 işçinin iş sözleşmesinin aynı gerekçeler ile fesih edildiğini, davacının 2003 yılında ve 2004 yılbaşında fazla mesailere yönelik muavafat imzası vermemesine rağmen 2013 yılında İş Kanununa göre yasal sınırların üstünde fazla mesai yaptırıldığını, haftalık 45 saatin üzerinde fazla çalışma yaptırıldığını, davacı ile arkadaşlarının işçiler tarafından seçilmiş temsilciler olarak fabrika yönetimi ile organizasyon komitesine dahil edildiklerini çalışanların tepki ve dileklerini komiteye sonuçlarını da çalışanlara ilettiklerini, taşeron işçileri tarafından açılan davalarda tanıklık yaptıklarını, feshin asıl sebebinin sendikal olduğunu, davacı ile birlikte üç işçinin sendikal örgütlenmeye öncülük yaptıklarını, ...nın 24/02/2012 tarihinde ...na başvuruda bulunduğunu, bunun üzerine işçiler üzerine baskılar kurulduğunu, hatta bir takım işçilerin sendikadan istifa ettiklerini, bu tip davalarda davacı ve arkadaşlarının tanıklık yaptıklarını, yapılan fesih işleminin geçersiz olduğunu iddia ederek feshin geçersiz olduğunun tespiti ile davacının işe iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, müvekkili şirketin uluslararası ... firmasının ortaklığı ile kurulduğunu, sadece ... ve ... bölgesinde 70 kuruluşu ve 10.000 üzerinde çalışanın bulunduğunu, şirketin yiyecek ve içecek meşrubat alanlarında ambalajlama ve paketleme yaptığını, şirketin temel haklara ve sendikal haklara saygılı olduğunu, çalışanların sendikal haklarını kullanması konusunda bugüne kadar herhangi bir yönlendirme ve ayrımcılık yapmadığını, sendikanın 24/02/2012 tarihinde bakanlığa yetki başvurusunda bulunduğunu, yetki tespit kararını 26/11/2012 tarihinde tebliğ edildiğini, bu tebliğden itibaren işyerinde sendikal faaliyette bulunulduğunu şirketin öğrendiğini, aradan bir buçuk yıl zaman geçtiğini, feshin sendikal bir sebeple ilgisinin bulunmadığını, işyerinde hali hazırda bir çok çalışanın sendika üyesi olduğunu, davacının taşeron işçilerine tanıklık yaptığını, bu sebeple iş sözleşmesinin fesih edildiğini iddia ettiğini, oysa davacının herhangi bir tanıklığının söz konusu olmadığını, davacının iş sözleşmesinin davranışlarındaki olumsuzluk sebebiyle geçerli olarak fesih edildiğini ve davacının haklarının ödendiğini, işyerinde davacının hat teknisyeni olarak çalıştığını, son dönemde bir kısım çalışana fazla mesaiye kalmamaları yönünden rahatsız edici mahiyette mütecaviz davranışlar sergileyerek baskı yaptığını, işyeri barışını bozucu davranışlar sergilediğini, davacının bu konuda 03/03/2014 tarihinde savunmasının alınmak istendiğini, ancak davacının savunma yazını almaktan imtina ettiğini, daha sonra 05/03/2014 tarihinde davacının yazılı savunmasını getirdiğini ve savunmasında şirket yöneticileri hakkında suçlayıcı ifadeler kullandığını, amiri konumundaki kişilere karşı saygısız ifadeler sarfettiğini, davacının savunmasının yeterli görülmediği gibi şirket yöneticilerini suçlayıcı ifadeler kullandığını, davacının iş sözleşmesini iş arkadaşlarına karşı rahatsız edici mahiyette mütecaviz ifadeler sergileyerek baskı yapması, çalışanlara karşı onur kırıcı ifadeler sarfetmesi iş barışını ve huzurunu bozucu davranışlar sergilemesi, davranışlarındaki tüm bu olumsuzluklar sebebiyle iş sözleşmesinin yasal hakları ödenmek suretiyle fesih edildiğini, işyerinde üçlü vardiya sistemine göre çalışıldığını, normal şartlarda fazla mesai yapılmadığını, sadece başka bir işçinin hastalanması veya yıllık izinde olması nedeniyle yada üretim değişikliği, bakım gibi nedenle fazla mesai yapılmasının söz konusu olduğunu, bu çalışmaların karşılığının da ödendiğini, davacının 2011 yılında fazla mesaiye kalmadığını, 2013 yılında muvafakatname vermeksizin fazla mesai yapmasını, 2014 yılında muvafakat vermemesine ve fazla mesaiyeye kalmamasına bir gerekçe oluşturmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının 20 yıllık kıdemi süresince hakkında herhangi bir tutanak tutulmaması, iş yerinde çalışan işçilerden biri hakkında sendikal faaliyetin engellenmesi suçu nedeniyle mahkumiyet kararı verilmesi, sendikalaşma süreci başladıktan sonra sendika üyesi olan işçilerin iş akitlerine son verilmesi nedeniyle iş akdinin sendikal nedenlerle feshedildiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
4857 sayılı İş Kanunu"nun 20/2 maddesi uyarınca “feshin geçerli bir sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir”. İşçinin, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia etmesi durumunda, bu iddiasını ispatla yükümlüdür (m. 20/f.2). İşçinin feshin başka bir sebebe dayandığını iddia etmesi ve bunu ispatlaması, işverenin geçerli fesihle ispat yükünü ortadan kaldırmaz.
Dosya içeriğine göre mahkemece, davacı işçinin iş akdinin feshini gerektirecek soyut nedenler dışında feshin geçerli olduğuna ilişkin ispata yarar delil bulunmadığı gerekesiyle davanın kabulüne dair verilen karar isabetlidir.
Ancak yerel mahkemece davacının iş akdinin sendikal nedenlerle feshedildiği kabul edilmiş ise de; feshin başka bir sebebe dayandığını iddia eden davacının bu iddiasını ispat ile yükümlü olduğu ve davacının sendikal nedenlerle iş akdinin feshedildiğini ispatlayamadığı gözetilmemiştir.
Şöyle ki; davacı fesih tarihinden yaklaşık 2 yıl önce sendikaya üye olmuş ve bu dönemde sendika davalı işyerinde yetki almıştır.
Mahkeme, gerekçeli kararında, davalı işyerinde çalışan bir işçi hakkında sendikal faaliyetin engellenmesi suçu nedeniyle açılan ceza davasını gerekçe olarak göstermiş ise de bu davanın açılış tarihinin de fesih tarihinden yaklaşık 2 yıl önce olduğu, davalı işyerinde sendikalaşma faaliyetlerinin başladığı tarihlere denk geldiği dosya kapsamındaki belgelerden anlaşılmaktadır.
Ayrıca davacı tanık beyanlarına göre işyerinde halen çalışan sendika üyesi işçilerinde de bulunduğu anlaşılmakla davacının iş akdinin sendikal nedenlerle feshedildiğinin ispatlanmadığı anlaşılmaktadır.
Bu nedenlerle 4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarda açıklanan gerekçe ile;
1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞİNE İADESİNE,
3. Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen süresi içinde işe başlatılmaması halinde davalı tarafından ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 6 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4. Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6. Davacının yaptığı 298.10 TL yargılama giderinin davalılarda tahsili ile davacıya verilmesine, davalıların yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine,
Kesin olarak 28/04/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.