13. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/26846 Karar No: 2019/8363 Karar Tarihi: 16.09.2019
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/26846 Esas 2019/8363 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı ile aralarında danışmanlık sözleşmesi bulunan davacı, sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirdiğini ancak davalının belirlenen ücretleri ödemediğini, başlattığı icra takibine de haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek davalının takibe vaki itirazının iptaline alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etti. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar verdi ancak davalı tarafından temyiz edildi. Tüketici işlemleri ile ilgili 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3. ve 73. maddeleri açıklandıktan sonra, mahkemenin davanın tarafları arasındaki ilişkinin tüketicilik kapsamında olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermesi gerektiği belirtildi. Bu nedenle kararın bozulmasına karar verildi ve davalının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmedi. Kanun maddeleri, tüketici ve tüketici işlemi tanımları, uyuşmazlık durumunda tüketici mahkemelerinde bakılacağı hususu detaylıca açıklandı.
13. Hukuk Dairesi 2016/26846 E. , 2019/8363 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile aralarında danışmanlık sözleşmesi olduğunu, sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirdiğini ancak davalının belirlenen ücretleri ödemediğini, başlattığı icra takibine de haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek davalının takibe vaki itirazının iptaline alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder. 6502 sayılı yasanın 73. maddesi, bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Somut olayda davalının maliki olduğu taşınmazlarla ilgili olarak taraflar arasında vekalet-danışmanlık sözleşmesi imzalanmıştır. Sözleşmede davacı, avukat-danışman olup, davalı da birden fazla dükkanın maliki olduğuna göre aralarında tüketici ilişkisi bulunmamaktadır. Tarafların arasındaki hukuki ilişki 6502 sayılı Kanun kapsamında olmadığından davaya bakmakla görevli mahkemeler, genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemeleridir. Bu nedenle mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek davanın esastan görülüp karara bağlanması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 2-Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ:1.bentte açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, 2.bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 16/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.