MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
KANUN YOLU : TEMYİZ


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında...Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 111 ada 1 ve 116 ada 2 parsel sayılı 3.102,46 ve 3.930,41 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar tapu kaydı nedeniyle ..."nin kullanımında olduğu beyanlar hanesinde gösterilerek tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile 116 ada 2 parsel sayılı taşınmaz hakkında tapu kaydına da dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın temyize konu parseller yönünden reddine, çekişmeli taşınmazların tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Temyize konu her iki taşınmazda toprak tevzi sonucunda Hazine adına oluşan tapu kaydına dayalı olarak Hazine adına tespit edilmiş, davacı ..."nin işgalinde olduğu belirtilmiştir. Davacı ..., 116 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 24.4.1993 tarih ve 21 sıra numaralı tapu kaydı kapsamında kaldığı iddiasıyla, 111 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ise babasından kendisine kaldığını iddia ederek irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece, temyize konu 116 ada 2 ve 111 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar hakkında zilyetlikle kazanım koşulları oluşmadığı gerekçesi ile bu parseller hakkındaki davanın reddine karar verilmiş ise de; Hazinenin tapu kaydının dayanağı belirtmelik tutanakları ve dayanakları getirilmemiş, taşınmazların ne sebeple Hazine adına tescil edildiği üzerinde durulmamış, tespite esas tapu kaydı hudutları çay ve mera okuduğu halde uzman teknik bilirkişilerden rapor alınmamış, 116 ada 2 parsel sayılı taşınmaz hakkında davacı tescil ilamı sonucu oluşan tapu kaydına dayandığı halde tescil krokisinin araştırılmamış olması sebepleriyle yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm kurmaya yeterli değildir. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için, tespite esas 14.12.1966 tarih ve 81 ve 234 sıra numaralı tapu kayıtlarının dayanağı belirtmelik tutanak, harita ve ekleri getirtilerek taşınmazların ne sebeple Hazine adına tescil edildiği tespit edilmeli, mahallinde 1966 senesinden öncesi hakkında bilgi sahibi olabilecek yaşlarda, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları ve tüm tespit bilirkişileri, 3 kişilik zirai bilirkişi kurulu ile jeoloji ve fen bilirkişisinin huzuruyla yeniden keşif yapılmalı, yapılacak keşif sırasında bilirkişi ve tanıklardan, tevzi çalışmaları sırasında uygulanan kayıt ve belgelerin çekişmeli taşınmazları kapsayıp kapsamadığı, çekişmeli taşınmazların öncesinin ne olduğu, kime ait bulundukları, kimden kime nasıl intikal ettikleri, kim ya da kimler tarafından hangi tarihten itibaren ve ne şekilde kullanıldıkları, mera ya da kamu orta malı niteliğinde bulunup bulunmadıkları hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık beyanları komşu parsellere ait kadastro tutanakları ve tespit dayanakları olan belgelerle denetlenmeli, önceki tarihli keşifte 111 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 1993 yılında meydana gelen sel olayından bu yana çayır niteliğinde kullanıldığı bildirildiğine ve taşınmazın hududunda çay olduğu anlaşıldığına göre taşınmazın evveliyatının çay yatağı olup olmadığı, halen çayın etkisinde bulunup bulunmadığı hususlarında uzman jeoloji bilirkişiden rapor alınmalı, taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yolu ile kazanılabilecek nitelikte ise davacı yararına 3402 sayılı Yasa"nın 14 ve 46/1. maddesi koşullarının oluşup oluşmadığı araştırılmalı, yine çekişmeli 116 ada 1 parsel sayılı taşınmaz hakkında davacının dayandığı tapu kaydının tescil krokisi ve davalı Hazine dayanağı tevzi haritaları getirtilip uygulanmak suretiyle 3402 sayılı Yasa"nın 20/A maddesine uyarınca, haritaların kapsamı belirlenmeli, taşınmazın hangi kayıt kapsamında kaldığı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmeli, tescil ilamına Hazine"nin taraf olduğu ve Hazine yönünden bu ilamın kesin hüküm niteliğinde olduğu göz önüne alınmalı, taşınmazın Hazine tapu kaydı kapsamında kaldığının tespiti halinde dayanak tapu kaydının 3 hududunun mera okuduğu dikkate alınarak ziraat mühendislerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın tarımsal niteliğini bildirir, komşu parsellerle karşılaştırmalı olarak toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden komşu parsellerden nasıl ayrıldığını açıklar nitelikte, çekişmeli taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalı, parselin niteliği tespit edilerek davacı yararına 3402 sayılı Yasa"nın 14 ve 46/1. maddesi koşullarının oluşup oluşmadığı araştırılmalı, fen bilirkişisine toprak tevzi haritası ile kadastro paftası çakıştırılmak suretiyle keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, ayrıntılı rapor ve harita düzenlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar yerine getirilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 17.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.












.