23. Hukuk Dairesi 2012/5496 E. , 2013/73 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasında görülen tazminat davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 05.07.2012 gün ve 2676 Esas, 4647 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi iken 05.09.2003 tarihinde ortaklıktan ihraç edildiğini, bu kararın iptali için açılan dava sonunda .... 2. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 07.04.2005 gün 2004/428 Esas 2005/112 Karar sayılı ilamı ile ihraç kararının iptal edilip, kararın 17.11.2006 tarihinde kesinleştiğini, ancak müvekkiline isabet eden dairenin satılmasına karar verildiğini, müvekkili tarafından genel kurulun iptaline ilişkin olarak açılan dava sonunda ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 13.03.2008 gün 2007/376 Esas 2008/139 Karar sayılı ilamı ile kararın iptal edilip, 12.05.2008 tarihinde mahkeme kararının kesinleştiğini, davalının mahkeme kararlarını uygulamadığını, müvekkilinin ortaklık haklarını teslim etmediğini, müvekkiline isabet eden taşınmazı vermediğini, böylece müvekkilinin kira gelirinden mahrum kaldığını ileri sürerek, müvekkilinin uğradığı 50.000,00 TL zararın faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının üzerine düşen edimleri yerine getirmediğini, üyelik aidatlarını ödemediği gibi diğer üyelerin aidat ödemeleri ile yapılan işlerden istifade etmeye çalıştığını, davacının yaptığı haksız davranışlar sonucu kooperatif ve diğer üyelerin zarara uğradığını, davacının halen kooperatif üyesi olduğunu, ancak müvekkiline çok fazla borcu olduğunu, davacının borcunu ödedikten sonra konut teslimini talep edebileceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının, davalı kooperatif üyesi olduğu, ancak 1989 yılı Eylül ayından itibaren davalı kooperatife aidat ödemesi yapmadığı ve dava tarihi itibari ile borcunun 18.202,36 TL olduğu, halen davalı kooperatifin elinde davacıya tahsis edilebilecek boş bir dairenin bulunduğu, davacının parasal yükümlülüklerini yerine getirmeden, konut tahsisi talep edemeyeceği gibi kira gelirinden mahrum kaldığı nedeni ile tazminat talebinde de bulunamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemiz"in 05.07.2012 tarih ve 2676 E, 4647 K sayılı ilamıyla onanmıştır.
Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dava, konutu teslim edilmeyen davacının yoksun kaldığı kira kaybına ilişkin zararın tazmini istemine ilişkindir.
... Kooperatifler Kanunu"nun 23. maddesinde "ortaklar bu kanunun kabul ettiği esaslar dahilinde, hak ve vecibelerde eşittirler" hükmü mevcuttur. Bu hüküm uyarınca
kooperatifin ortaklar arasında eşitliği bozacak uygulamalardan kaçınması, tüm ortaklara aynı koşullarda konut teslim etmesi yasal bir yükümlülüktür. Konutların tamamlanmamış olması halinde, davacının da beklemesi ve bu duruma katlanması gerekir. Diğer üyelerin konutları tamamlanıp teslim edilmiş ise davacının da dairesinin bitirilip teslimini istemek hakkıdır. Kooperatifin diğer üyelerinden davacı ile aynı konumda olup, kooperatife borcu olduğu halde dairesini teslim alıp yararlanmaya başlayan üyelerin varlığının tespiti halinde, eşitlik ilkesi uyarınca davacının da aynı süre zarfında kira bedeli talep hakkı doğacağının kabulü gerekir. Somut olayda, davacı ile aynı durumda olan, borcu bulunmasına rağmen kendisine daire teslim edilen ve emsal olabilecek nitelikte başka ortak veya ortaklar bulunup bulunmadığının araştırılması, varsa alınacak emsallere göre davacının kira kaybının miktarını hesaplayan; gerekçeli, açıklamalı ve denetime elverişli ek bilirkişi raporu alınarak oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmadığından davacı vekilinin karar düzeltme itirazının kabulü ile Dairemizin 05.07.2012 tarih ve 2676 E, 4647 K sayılı onama ilamının ortadan kaldırılarak yerel mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıkalan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme itirazının kabulü ile Dairemizin 05.07.2012 tarih ve 2676 E, 4647 K sayılı onama ilamının ortadan kaldırılarak yerel mahkeme kararının davacı yararına BOZULMASINA, evvelce alınan onama harcı ile karar düzeltme peşin harcının istek halinde iadesine, 15.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.