Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/3003 Esas 2018/1006 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat (ayrı ayrı her bir sanık hakkında iki suçtan)

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıkların beraatine ilişkin hükümler, o yer Cumhuriyet savcısı ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılana ait büfeyi devralan sanıkların, karşılığında keşidecisi sanık ... olan ancak yetkisi olmadığı halde sanık ... tarafından imzalandığı iddia edilen 01/11/2010 keşide tarihli ve 18.000 TL bedelli çeki katılana verdikleri, katılanın suça konu çeki bankaya ibraz ettiğinde keşideci imzasının farklı olması nedeniyle çekin ödenmediği, katılan tarafından başlatılan icra takibine ise sanık ... tarafından çek üzerindeki keşideci imzasının kendisine ait olmadığı gerekçesiyle itiraz edildiğinin iddia edildiği somut olayda,
A)Sanık ... hakkında kurulan beraat hükümlerinin incelenmesinde:
Sanığın, diğer sanık ..."ın talimatıyla suça konu çeki imzalayarak katılana verdiğine dair katılanın beyanı ve olaya uygun savunmasına göre suç işleme kastıyla hareket ettiğine ilişkin, savunmasının aksine delil bulunmadığı anlaşılmakla atılı suçtan beraatine ilişkin mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, sanığın suç işleme kastıyla hareket ettiğine dair mahkumiyetine yeter nitelikte delil elde edilemediği anlaşılmış olup sanığın beraatine ilişkin mahkemenin kabul ve takdiri yerinde olduğundan, o yer Cumhuriyet savcısı ve katılan vekilinin sanığın eyleminin nitelikli atılı suçları oluşturduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükümlerin isteme uygun olarak ONANMASINA,
B) Sanık ... hakkında kurulan beraat hükümlerinin incelenmesinde:
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre sanığın katılana ait büfeyi devralıp çalışanı konumundaki diğer sanık ..."a imzalattığı çeki adı geçen sanık aracılığıyla katılana ulaştırdığı, daha sonra da aleyhine başlatılan icra takibine çek üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığı gerekçesiyle itiraz edip bu süre zarfında da büfedeki malları taşıyarak üzerine atılı suçları işlediği gözetilmeden bu suçlardan mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraatine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı, o yer Cumhuriyet savcısı ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.